RUS VE KAFKAS AYDINLAR, KAFKASYA İÇİN İSTANBUL'DA BULUŞTU: 'RUSYA, KAFKASLA
Dünyanın şu ana kadar organize edilen en büyük Kafkas trajedisi konferansı, İstanbul'da yapıldı.
CRR'deki konferansı, aralarında Rusya İnsan Hakları Derneği Başkanı Lev Panamarov'un da bulunduğu katılımcılar, birer tebliğ sunarak, Kafkas halklarının yaşadığı dramı ve bu dramların yol açtığı travmaları anlattılar. Yine katılımcılar, bundan sonraki süreçte yapılması gerekenleri de dinleyicilere aktardılar.
23-05-2005 - 5 kez okundu
Konferansa katılanların üzerinde birleştiği ortak nokta, Kafkasya'da tam 150 yıldan bu yana süregelen durumun bir insanlık suçu, soykırım olduğu yönündeydi.
Konferansın sabah oturumunda, 'Tarih Boyunca İşgaller ve Kafkasya' konuşuldu. Söz alan Adıgey Devlet Müzesi Müdürü Abrek Almir, tebliğinde, Rusya Federasyonu'na bağlı özerk bir cumhuriyet olan Adıgey'in Krasnodar eyaletine bağlanma sürecini anlattı, tehlikeli bir gelişme olarak nitelediği bu durum, gerçekleştiği takdirde, Rusların Adıgey'den sonra diğer Kafkas kavimlerinin var olan küçük özerk cumhuriyetlerini de, bir yolla, Rus eyaletlerine bağlayacağını vurguladı.
Sempozyuma, Abhazya'dan katılan ve
aynı zamanda Gürcistan ile Abhazya arasındaki sorunun
çözümüne yönelik sivil toplum kuruluşlarının
müzakerelerine de katılan Guram Gumba, Kafkaslarda sürgelen
trajediden örnekler verdi, mülteci sorununun çözümüne yönelik
yapılması gerekenleri sıraladı.
Türkiye'ye giriş izni
alamadığı için gönderdiği tebliğ bir
başkası tarafından okunan Çeçenistan Sağlık
Bakanı Umar Hanbiyev ise, terörizm kelimesini çok sık
kullanan Rusları, önlerine çıkan her şeyi yakıp
yıkarak kırmızı kumaşa ulaşmaya
çalışan bir boğaya benzetti. Umar Hanbiyev,
Rusların, Çeçenistan'da, işkence, organ
kaçakçılığı, kısırlaştırma,
insan kaçırma ve toplama kampları gibi insanlık
dışı suçları işlediğini, ülkesinin
ekolojisinin de, Rusların bombardımanı ve kimyasal gaz
kullanmasından dolayı, bozulduğunu ve artık yaşanmaz hale
geldiğini dünyaya duyurdu. Çeçenistan Sağlık
Bakanı, işgalci Rus askerlerinin barbarlık ve
işkencelerinin de, gururlarına düşkün Çeçenleri intikam
almaya yönelttiğini kaydetti..
Gazeteci Nur Dolay da, Hanbiyev'in
Türkiye'ye gelememesini eleştirdi, 'Sembolik Avrupa Birliği
pasaportuna sahip olan Hanbiyev, Avrupa'da istediği ülkeye
gidebiliyor ama Avrupa Birliği'ne girmeye çalışan
Türkiye'ye gelemiyor" dedi.
Sempozyumda söz alan konuşmacılardan biri de Kabardey Balkar İnsan Hakları Derneği Başkanı, Valeri Hatıjuko'ydu. Kabardey Balkar'da kendi dilinde eğitim veren okulların neredeyse tamamının kapatıldığını söyleyen Hatıjuko, Rus medyasını da eleştirdi. Rus Çeçen savaşlarında Rus basınının hep yalan haber verdiğini söyleyen Hatıjuko, 'Bugün Kremlin, Stalin'in politikasını devam ettiriyor. Yerel yöneticilere sınırsız haklar veriliyor. Adaletin sağlanması ise neredeyse imkansız hale gelmiştir" dedi. Hatıjuko, Rus- Çeçen savaşının bitmesi için de, ''Bu savaş bitecektir' diyen gerçekçi ve sağlam bir muhalefet oluşturmalıyız" diye konuştu.
Konuşması büyük bir merakla beklenen Rusya İnsan Hakları Derneği Başkanı Lev Panamarov ise, kürsüye çıkmadan önce geçtiğimiz hafta, özgürlükçü Rus aydınları tarafından imzalanan Rusya Ortak Hareket İnsiyatif Grubu'nun çağrısını dağıttı. Rus aydınları, çağrılarında, Putin'in, Çeçenistan'daki direnişi, askeri harekatla ve Kadirov'un ölüm mangalarıyla bastırmaya çalışmasının, sorunu bir kısır döngüye soktuğunu belirtiyor ve çok yakın bir gelecekte, savaşın tüm Kafkasya'ya yayılabileceğine dair endişelerini dile getiriyorlar. Özgürlükçü Rus aydınları, demokratik Avrupa ülkelerine ve AGİT'e de çağrı yaparak, Çeçenistan sorununa el koymasını istiyorlar, çağrılarında.
Moskova'daki demokrasinin çöktüğünü, ülkede, artık, tam bir sansür uygulandığını da vurgulayan aydınlara göre, Rusya'da iş, bundan sonra sivil toplum kuruluşlarına düşüyor. Rus aydınlar, bu sivil toplum kuruluşlarının, Çeçen sorununun barışçı bir şekilde çözümü için, Putin'e baskı yapmalarını istiyor.
Ve Panamarov'un konuşması.
Lev Panamarov, Yeltsin döneminde demokrasinin gelişmesinin çok daha iyi olduğunu anlatan Rusya İnsan Hakları Derneği Başkanı, 'Putin'le beraber, polis ve asker kökenliler, devlet yönetiminde büyük ağırlık kazandılar. Çoğu yolsuzluklara karıştı. Bunu unutturmak için de çok sert yönetim sergilemeye çalışıyorlar" diye konuştu. Panamarov, 90'lardaki demokratikleşme sürecinin yeniden başlamasını umut ettiğini de kaydetti, 'Kafkasya'ya huzur, ancak Rusya demokratikleşirse gelir" ifadesini kullandı.
Konferansta, Dr Hasan Kanbolat, Doç. Sedat Özden, Dr. Fethi Güngör, Zeynel Abidin Besleney, Erol Karayel, Sefer Berzeg, Hulusi Üstün, Yılmaz Nevruz da birer tebliğ sundular.
Oturumların tamamlanmasının ardında sempozyumun sonuç bildirgesi de basına dağıtıldı. Tebliğlerde öne çıkan değerlendirmeler dikkate alınarak hazırlanan bildirgede, Çarlık Rusyası'nın Kafkasları işgali, yerli halktan sağ kalanları yurdundan söküp atarak nüfus yapısını altüst eden uygulamaları, sürgüne giden Kafkasların uğradığı yüzbinlerle ifade edilen kayıplar; bunların tamamının karşılığının uluslararası hukukta, soykırım olduğu, insanlığa karşı işlenmiş suç olduğun altı özellikle çizildi. SSCB zamanındaki Çeçen- İnguş, Karaçay-Balkar, Ahıska ve Kırımlıların 1944 sürgünü de soykırım olarak nitelendi ve aynı suçun Federal Rusya zamanında da, Çeçenistan'da devam ettiği belirtildi.
Sonuç bildirgesinde, şu ana kadar tam 250 bin insanın öldüğü, 20 bin Çeçenin ortadan kaybedildiği, 400 bin kişinin mülteci durumuna düşürüldüğü Çeçenistan'da, savaşan tarafların hiçbir önkoşul sürmeden ateşkese gitmeleri istendi.
Kafkasya'da tam bir buçuk asırdır devam eden soykırımın yaralarının kabuk bağlamadığı aksine gün geçtikçe derine işlediğinin de anlatıldığı bildiride, Rus yönetiminin, gerek kendisinin gerekse silsile yoluyla siyasi mirasçısı olduğu Çarlık Rusyası ve SSCB'nin Kafkas halklarına yönelik işlediği insanlık suçunun sorumluluğunu, üstlenmesi istendi.
Kafkas Vakfı tarafından organize edilen sempozyumun bir benzerinin, iki yıl içinde Avrupa'nın bir ülkesinde, daha geniş bir katılımla gerçekleştirilmesi için de şimdiden çalışmalara başlandı.
Etiketler:
rus ve kafkas aydınlar kafkasya için istanbul buluştu kafkasla