DÇB'nin kurucu üyesi KAF-FED olarak, bugüne kadar toplumumuz adına yaptıklarımızla tüm dünya üzerindeki Çerkes toplumunun büyük bir kesimi tarafından benimsenmiş bulunuyoruz. Ayrıca, toplumumuz dışındaki resmi kuruluşlar tarafından da kurumumuzun saygınlığı her geçen gün artmaktadır. KAF-FED'i saygın yapan ilkelerinin bazıları şunlardır:







· Yurtta ve dünyada eşitlik, barış ve kardeşlikten yanadır.


· Laik ve demokrattır.


· Kültürel kimliklere saygılıdır. Farklı kültürlerin korunması ve geliştirilmesi için yapılan çalışmaları dünya kültürüne katkı sayar, destekler.


· Politik asimilasyona karşı mücadeleyi toplum adına onurlu bir görev sayar. Anti-asimilasyoncu çalışmalara katılır, destekler ve asimile olmuş kişilerin de yeniden kazanılmaları için çalışır.


· Türkiye-AB, Türkiye-Rusya Federasyonu başta olmak üzere, Kuzey Kafkaslı nüfus barındıran ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine, ikili ve çoklu anlaşmalara anayurdumuzdaki cumhuriyetlerimiz ile yaşadığımız ülkeler arasında da geçerlilik kazandırılmasına önem verir.


· Dünyanın değişik ülkelerine savrulmuş ve anavatan Kuzey Kafkasya'da azınlık konumuna düşürülmüş olan Kuzey Kafkas halklarının sorunlarının uluslararası platformlara taşınması ve resmen tanınması için mücadele verir.


· Yaşadığımız ülkelerde kendimiz için istediğimiz hak ve olanakları, diğer halklar ve anayurtta varlığımıza saygılı, bizimle birlikte barış içinde yaşamak isteyen farklı kültür grupları için de savunmayı demokrasi anlayışının bir gereği sayar.


· Eşitlik, barış ve kardeşlikten yana olan hareketlerle işbirliği yapar, katkıda bulunur.


· Amaç ve ilkelerimizle uyumlu Türkiye ve dünyadaki Kafkas kurumları dahil, resmi ve sivil kuruluşlarla ilişkilerin geliştirilmesinden yanadır.


· Kafkas-Rus savaşlarının sonucunda gerçekleşen Çerkes soykırım ve sürgününün halkımız tarihindeki önemini vurgular, tarih bilinci haline gelmesini sağlar. 21 Mayıs 1864 gününü Çerkes halkının sürgün-soykırıma uğradığı gün olarak kabul eder. Bu konunun Türkiye ve dünya gündeminde yer alması için çalışır.


· Anavatana dönüş pratiği önündeki yasal ve pratik engellerin aşılabilmesi için, Türkiye Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve uluslararası kurumlar nezdinde etkin girişimlerde bulunur.


KAF-FED'in belirlediği ilkelerin bazıları bunlardır ve bunları hayata geçirebilmek için DÇB içinde yer almaktadır.


Çerkes toplumu için en büyük tehlikenin, kültürün ve dilin hızla kaybolması olduğunu görüyoruz ve bunun engellenebilmesi için Kafkasya'daki insanlarımızla yakın ilişki içinde çalışmayı kaçınılmaz görüyoruz. DÇB'yi tüm yapamadıklarına rağmen alternatifi olmayan bir kuruluş olarak görüyor, dünyadaki tüm Çerkesler'i birleştiren ortak bir sembol ve platform olarak değerlendiriyoruz.


6 Mayıs'ta yapılacak olan, DÇB'nin 7. Genel Kurulu'dur. Bu genel kurula Kafkasya'daki cumhuriyetlerimizin dışında Almanya, Amerika, Belçika, Hollanda, Suriye, Ürdün ve Abhazya'dan delegeler katılacaktır. Amacımız, bugüne kadar yapılamayanları gündeme getirerek DÇB'yi daha aktif hale getirecek yeni bir yönetim oluşturmaktır. Çalışma ve çabalarımızın Çerkesler'in ulusal sorunlarına katkıda bulunacağına inanıyoruz.


Şunu da açıkça belirtmek gerekir ki, bizlere ve DÇB'ye acımadan saldıranların "Birleşik Bağımsız Kafkasya" söylemini gerçekçi bulmuyoruz. Görüyoruz ki, bu ideali savunanların Çerkes toplumunun sorunlarının çözümüne ilişkin somut hiç bir projeleri yoktur. Biliyoruz ki, onların hayalleri gerçekleşinceye kadar yeryüzünde tek Çerkes kalmayacaktır. İngilizce tabiriyle "Atları arabanın arkasına koşuyorlar". Ancak, bu fikri savunanlara da toplumumuzun bir parçası oldukları için saygı gösteriyor, kendi ilkelerimize uygun şekilde nezaket kuralları içinde yaklaşıyoruz. Bugüne kadar kendi toplumumuzdaki fikir ayrılıklarını olgunlukla karşıladık ve bundan sonra da aynı tavrımızı sürdüreceğiz, aynı üslupta cevap vermeyeceğiz.




Bu kadar açıklamanın bugüne kadar yazılmış tüm olumsuz yazılara yeterli bir cevap olduğuna inanıyoruz.





Federasyon

Etiketler:
kaffed kamuoyuna duyuru