Samsun'a gelip gidenler az çok Samsun ve Dernek yapısını bilir. Bizler Samsun'da bir yandan Kafkasyalılığımızı korumakla, yok olmamakla, diğer bir yandan da bölünmemek için mücadele edioruz. Bu mücadelemizden de hiç bir zaman yılmadık. Samsun Kafkas Derneği olarak öncesinde Kaf-Der ve şimdi bağlı ulunduğumuz Kafkas Dernekleri Federasyonu'na ve kararlarına her zaman sadık kaldık. Biz birlikteydik, her ne koşulda olursa olsun, olabilecek, olması gerek tek bir çatı altındaydık ve öyle olmaya da devam edeceğiz..

Keşke her şey bu akdar kolay olsa. Keşke tüzükler yazılırken yapılmaya da özen gösterilse. Keşke Federasyon'un bu en sağlam destekçilerinden biri yanlız bırakılmasa. Keşke bütün proje ve etkinliklerimizde o özenle imrenerek baktığımız Merkezlerimiz yanımızda olsa. Bizlere destek çıksalar. ama maalesef bu olmuyor. Biz bir ayndan asimilasyonla uğraşırken, diğer bir yandan da derneğimiz faaliyetlerini yürütmeye çalışıyoruz. Gücümüzün yettiği kadar yapıyoruz her zaman da yaptık ve her zaman Samsun Kafkas Derneği'nin kapısı açık oldu, içerden Çerkes Müzikleri hiç eksilmedi. Ancak bu bizi ve Thamedelerimizi çok yıpratmaktadır. Her iki büüyk problemle uğraşmak hem maddi hem manevi olarak kendi içinde zorluklar barınmaktadır.

Ve biz gençler bu durum şunu düşünmekten kendimizi alamıyoruz. Bizim yılardır verdiğimiz birlik mücadelesinin, kopmamanın, -olabilecek tek bir merkezi yapı olan- Kaf-Der ve devamındaki Federasyon'a olan bağlılımızın karşılığı bu mu olacaktır? Bizler Samsunda Kafkas Derneklerinin beraberce yapacağı bir organizasyon isterken, bunu kendi başımıza yapıyoruz. Samsunda ilk defa genel katılımlı bir festival düzenliyoruz. Merkezimizin yıllardır yapmadığı şeyi biz tek başımıza yapıyoruz. Ancak Merkezimiz bunun öneminin hala farkına varmış değil. Samsun ve Kaf-Der köprüsünün öneminin unutmuş olacakları ki bizi bu günümüzde yanlız bırakmaktadırlar. Samsun gibi Diasporadaki en fazla Çerkes nufusuna sahip bir kaleyi mücadelesinde yanlız bırakmaktadırlar. Federasyon Samsundaki Kafkasya nufusunu nasıl görmezden gelir de, 10.000 i aşkın katılımın beklendiği bu ilk festivalde bizi yanlız bırakır, 40 yıllık mücadeleyi hiçe sayar? Kayseride her yıl toplanıp kutlamalar festivaller yaparken atalarının sürgüne ilk adım attıkları bu kaleyi tek başına bırakır? Keşke Federasyon'umuz daha dikkatli olsaydı bu Kaf-Der kuruluş sürecinden bu yana da, biz Samsunda o kalabalığı ağarlayacak yer bulamasaydık. Kayseri iline gösterdiği özeni ve yaklaşımı bu büyük kaleyede gösterseydi... Keşke Sürgün'ün ilk çıkış yerinde bizi tekrar sürgün duygusu yaşatmasalardı.

Samsun gençleri olarak Federasyona kırgınlığımızı belirtmek istedik. Yıllardır bünyesinde bağlı bulunan derneklerle kurudu demoktarik yapısı ile Federasyon bu eleştirimizi göz önüne alacaktır, biliyoruz...

Her şeye rağmen biz elimizden geldiğince bu etkinliğimizi yapacağız, özellikle Federasyon olmak üzere bütün hemşehrilerimiz 10 Eylül'de davetlidir.

NAGO KERİM AY

Samsun Kafkas Derneği Gençliği

*Samsun ili sürgünün ilk adımıdır. Dolayısıyla diasporanın en kalabalık bölgesidir. Her ilçesinde 10' larca Çerkes köyü bulunmaktadır. Hatta öyleki bir çok ilçesinde Çerkes olmayan köy yok bile denebilir. Ancak Diasporanın bu en büyük kitlei, asimilasyona ve dağıtılmaya karşı koyamamış, dağınık durumdaki kardeşlerimizin bir çoğu Kültürünü ve Tarihini unutmuştur. Yeniden kazanmak için Federasyon'un destekelemesi ve başlı başına bir projeyle bu işin üstüen gitmesi gerekmektedir. Yoksa hala mücadele eden topluluğuna kaybetmemiz olasıdır..

Etiketler:
40yılında samsun kafkas derneği ve federasyon!