NART
NART

GİRİŞ
Kullanıcı Adı

Şifre





>Üye Değilim     >Şifremi Unuttum

ETİKET BULUTU

MÜZİK ÇALAR
9
4-5-6-7
8
35305319 - Adige Nise 15.MP3
35WERE~1.MP3

Nart Ajans Reklam

HABERLER / Cemiyet Haberleri

Notice: Undefined variable: db in /home/nart/public_html/arsiv.nartajans.net/function.php on line 6

Warning: mysqli_query() expects parameter 1 to be mysqli, null given in /home/nart/public_html/arsiv.nartajans.net/function.php on line 6
ÇIKMAZ SOKAK: ÇEÇENİSTAN

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Amerika Birleşik Devletleri' ne ait Guantanamo Gözaltı Kampı' nın ortaya çıkmasının 15. yılında insan hakları avukatları ile biraraya geldi. Toplantıda, bu kampların hukuka aykırı olduğunu vurgulayıp, kamplarda yaşanılanlara dikkat çekti. Putin, bu ve benzeri kampların kapatılması gerektiğini kaydederek, ABD' yi sert bir şekilde eleştirdi. Putin'in konuşmasında, "Ümit ediyorum, Rusya'da Guantanamo benzeri kamplar asla olmayacaktır." ifadesini kullanması dikkat çekici görüldü. Çünkü, Putin'in dünya kamuoyuna medya aracılığı ile bu mesajı gönderdiği sırada Çeçenistan'da gizli gözaltı merkezlerinde, masum birileri, Rus askerlerinin ya da işbirlikçilerinin işkencelerine maruz kalmaya devam ediyordu.
18-01-2007 - kez okundu



Putin'in ifadelerine aksine bir kanıt olarak, Mayıs 2006'da Uluslararası Helsinki Federasyonu (UHF)'nun, gizli işkence merkezleriyle ilgili soruşturma yapan Avrupa'lı müfettişlerden, Çeçenistan'daki gizli cezaevlerinin araştırılmasını talep etmesi örnek verilebilir. UHF'nin, Avrupa Konseyi Soruşturma Ekibi Başkanı Senatör Dick Marty'ye açık mektubunda, Çeçenistan'daki, Rus güvenlik güçlerince yönetilen gizli cezaevlerinin varlığıyla ilgili kanıt bulunduğu belirtiliyordu. Helsinki Federasyonu, bu cezaevlerinin Rus yasalarının ve Rusya'nın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile Uluslararası Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesi'nden kaynaklanan yükümlülüklerinin ihlali anlamına geldiğini bildirmişti. Hatta, Federasyon'un İcra Müdürü Aaron Rhodes, yasadışı gizli cezaevlerinin işkence ve hatta Çeçenistan'da kaçırılan kişilerin öldürülmesinde de kullanıldığını söyledi.

Memorial İnsan Hakları web sitesindeki habere göre de, Haziran 2006'da Çeçenistan'ın başkenti Coharkale'de gizli bir hapishanenin yıktırıldığı, yıkım öncesinde insan hakları savunucularının yapılan işkenceyi açığa çıkaran resimler çekmeyi başardığı bildirildi. Gözaltına alınan ve tutukluların tutulduğu bodrum katında kan izleri ve duvarlara yazılmış yazıların yanı sıra, içinde 104 fotoğraf ve isim listesinin yer aldığı bir dergi bulundu. İnsan hakları savunucularının bildirdiğine göre, bodrumda tutulan insanlar, işkence altında öldürüldü. Coharkale'nin Oktyabr semtindeki gizli hapishane Mayıs 2006 tarihine kadar çalıştı. Son zamanlarda bu binada Hanta-Manski bölgesi OMON birlikleri bulunuyordu ve içinde bulunduğumuz günlerde Ramazan Kadirov'un emri üzerine binayı terk ettiler. Kadirov'un binanın tadilata ihtiyaç duyulduğunu söylemesine karşın, Rusya Federasyonu İçişleri Özel Grubu tarafından binada acilen bazı yıkımlar gerçekleştirildi. Gözaltına alınanların ve tutukluların bulunduğu hücreler ve duvarlara yazılan yazılar yok edildi. İnşaat işçileri ise hapishaneye, özel grubun binayı terk etmesinden sonra geldi.

Kremlin'in Devlet Başkanı Vladimir Putin "Çeçenistan'da savaş yok" düşüncesi ile ilgili kararını yayınladığından beri Rusya medyası da Çeçenistan'da işgalcilerin verdiği kayıplarla ilgili gerçek haberleri yayınlamayı bıraktı. Ancak Putin'in Çeçenistan'daki eşkıya oluşumlarının verdiği kayıplarla ilgili gerçek bilgiler yine de bir şekilde Rus basınına sızıyor.

27 Şubat 2006'da Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı, sivil Çeçen kayıplarını bir buçuk katı daha azalttığı konuşmasında, ansızın kendinden geçerek açıkça Rusya'nın Çeçenistan'daki iki savaşta Savunma Bakanlığı ve İçişleri ordusundan yaklaşık 30.000 asker, subay ve generalini kayıp verdiğini açıkladı. Ancak şunu göz önünde bulundurmak gerekir ki, Rusya tarafından savaşa sadece Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı katılmıyor, aynı zamanda buna yüksek kayıplar veren 12 bakanlık ve müdürlüğün güvenlikçilerini de katmak gerekiyor. Bundan dolayı 1994'den itibaren Rusya işgalcilerinin verdiği kayıplarla ilgili olarak Çeçen kaynakların vermiş olduğu 40-45.000 ölü bilgisi daha gerçek görünüyor. Aynı değerlendirmelere göre, işgalcilerle yapılan çatışmalara katılan Çeçen İçişleri Ordusu savaşçıları ve gönüllüleri de 8-10.000 kişi arasında değişiyor.

Diğer taraftan, Çeçenistan'ın yaklaşık 10 yıldır adam kaçırma konusundaki kaderi de değişmedi. İnsan hakları örgütlerinin çalışmaları kaçırılma olaylarında azalma olsa da sorunun kronik bir şekilde sürdüğünü gösterirken, Moskova Helsinki Grubu Başkanı Lüdmila Alekseyeva, Çeçenistan'ın hala en büyük sorununun insanların kaybolması olduğunu açıkladı.

Savaşın bittiği ve barış sağlandığı yönündeki resmi iddialara rağmen askeri faaliyetler hala Çeçenistan'ın dağlarında devam ediyor. Coharkale Memorial İnsan Hakları Organizasyonu Başkanı Şamil Tangiyev, "Bazı köyler hala bombalanıyor. Dayanılmaz hayat şartları dağlık bölgelerden düzlüklere devamlı göç olacağını göreceğimiz anlamına geliyor. Federal askerlerle Çeçen savaşçılar arasında Çeçenistan'ın dağlarında meydana gelen çatışmaların genelde kurbanı siviller oluyor" diyor. Dağlık köylerde yaşayanlar Çeçenistan'ın düzlüklerinde yaşayan akrabalarının yanına gitmeye ya da oralara göç etmeye zorlanıyorlar.

Memorial, 2002 yılında Çeçenistan'ın güneydoğusundaki dağlık köylerde yaşayan 2500 kişinin zorla köylerinden çıkartıldıklarını bildirmişti. Bu kişiler Çeçenistan'ın sınırları içinde sürüldükleri için yetkililer onların kötü durumları ile ilgilenmemişti. Hükümet istatistikleri, Chechenstat'ın Toplumsal İstatistikleri Bölümü'nün Başkanı Markha Akhmadova, basına yaptığı açıklamada "Dağlık köylerin sakinleri eski köylerine geri dönmek istiyorlar ama ordu hala orada. Köylülerin dönmelerine izin veremezler, çünkü oralardaki mayınlar temizlenmedi, orada yaşamak çok tehlikeli" dedi.
Köylülerin ana istekleri ise evlerine bir an önce dönebilmeleri için rehabilitasyon çalışmalarının başlaması. Ancak, bugüne kadar böyle bir girişimde bulunulmadı. İnsanların yanı sıra, nadiren görebileceğiniz vahşi hayvanlarda sakat ya da yaralı: bacakları kopmuş vahşi domuzlar, kanatları olmayan kuşlar ve kulakları kopmuş tavşanlar. Bu Çeçenistan'ın dağlık bölgelerinde sürekli olarak tekrar edilen yıkımın tablosu. Moskova'daki yetkililerin direnişçilerle yapılan savaşın kazanıldığını ilan etmelerine rağmen bu dağlık köylerin sakinleri hayatın normale döndüğüne dair hiçbir işaret görmediklerini söylüyorlar. Her yerde tehlikeler var, en çok uçaklardan atılan kelebek mayınları ve patlamamış top mermileri.
Memorial İnsan Hakları Grubu, federal askerlerin hangi birlikte olduklarını hiçbir zaman belli etmediklerini ve onları mahkeme karşısına çıkarmanın neredeyse imkansız olduğunu söylüyor.

Bu arada, Çeçenistan'daki Rus yanlısı yönetimin açıkladığı bir istatistiği tekrar hatırlatmak gerekiyor. Çeçenistan Başbakan Yardımcısı Dukvaha Abdurrahmanov, 1994 yılı sonunda başlayan savaşta 300.000 kişinin öldüğünü, yaklaşık 200.000 kişinin de kaybolduğunu açıklamıştı. Savaştan önce Çeçenistan'daki nüfusunun 1 milyondan biraz fazla olduğu dikkate alınırsa, bir milletin nüfusunun neredeyse yarısını 12 yılda kaybettiği ortaya çıkar.

Rus insan hakları temsilcilerine göre; Çeçenistan'daki insan kaçırmalarına sayısı azalmış olmakla birlikte sürüyor. Rus insan hakları merkezine göre, 2002 senesinden bu yana 1.948 kişinin Çeçenistan'da kaçırıldı. Bunlardan 685'i daha sonra serbest bırakıldı, 189'u öldürüldü, 1040 kişi halen kayıp sayılıyor.

Savaşta en çok acı çekenler ise çocuklar. Sosyal tabular ve ekonomik umutsuzluk ülkede çocuk ticaretini körüklüyor. Annelerin çocuklarına bakamadıkları için, onları durumları daha iyi olan kişilere satıyorlar. Bu konuyu doğrulamanın bir yolu yok, ancak, deliller, Çeçenistan'da 10 yıl devam eden savaş ve şiddetten sonra çocuğu olmayan aile sayısının giderek arttığını ve insanların yeni doğmuş bir bebeği evlatlık edinmek için büyük paralar vermeye hazır olduklarını ve sık sıkta yasadışı yollara bile başvurulduğunu gösteriyor.

Çocuk ticaretini artıran diğer etkenlerde Çeçen toplumunda yasadışı doğumların utanç kaynağı olarak görülmesi ve yasal olarak evlatlık edinmenin az olması. Bu konudaki işlemler oldukça gizli yapılıyor ve net bir bilgiye ulaşmak zor. Bununla birlikte Çeçen savcılık ofisinin elinde satılmış çocuklarla ya da yasadışı evlatlık verilmiş çocuklarla ilgili kayıtlar var.



Çocuk ticaretini artıran sebeplerden birinin de Çeçenistan'da çocuklara düzenli bakım sağlayacak yetimhanelerin olmaması ve bu yüzden istenmeyen bebeklere Caharkale doğum hastanesinde yada çocuk hastanesinde bakıldığı olduğu kaydediliyor. Görevliler bu bebekleri bir kişinin sorumluluğu altında hastanelere teslim ediyor. Daha sonra ise "çocuk satın almakla suçlanan" kişilere evlatlık olarak veriliyor.

Batılı kurumların Çeçenistan'daki insan hakları ihlalleri ile ilgili görevlerini yerine getirmemelerine rağmen, bu meseleye direkt olarak müdahale edilmesi sadece özel durumlarda izin verildiği için meselenin çözümü daha fazla uluslararası normlarla mümkün değil. Ayrıca batı eleştirilerinde o kadar yumuşaktı ki Rus hükümeti yaptıklarında asla rahatsız edilmedi.

Batı, 'kuşatma altında' sendromu ile ünlü olan Rusya'daki anti-batı tutumunu arttırmamak için dikkatli davrandı ve uzun süre sessiz kaldı. Bununla birlikte durumun değişebileceği yönünde bazı işaretler var. 25 Ocak 2006'da Çeçenistan'daki durum ile ilgili kapsamlı bir rapor, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne sunuldu. Ama Rusya, sadece Avrupa Konseyi'nin Başkanı olarak değil aynı zamanda anti-terör yasası ve STK yasası ile aldığı önlemler ve Rus STK'lara dış desteği sınırlayarak hep bir adım önde görünüyor. Putin'in yeni kanunlarının Çeçen kurbanlara destek veren kişi ya da organizasyonlara baskı yapmanın yeni bir yolu olduğu ve vatandaşların özgürlüklerinin kısıtlanması anlamına geldiği çok tartışıldı. Bu doğru olsun ya da olmasın, Çeçen meselesinde sorumluluğu elinde tutan uluslararası organizasyonlar yeni ve kararlı bir tutum geliştirip Çeçenistan'da yıllardır devam eden savaş ve şiddete bir son vermeliler.

Naciye Saraç
Global Yorum İnternet Dergisi
nsarac@globalyorum.com

Kaynaklar: Chechenpress, 08.01.07
Layla Baysultanova- 4 Ocak 2007-(Chechenskoe Obshchestvo)-IWPR (Caucasus Reporting Service, No. 372)
Paula-Daniela Ganga- 11 Eylül 2006- Agence De Presse Etudiante Mondiale

Etiketler:
çıkmaz sokak çeçenistan

YORUMLAR
Yorum yapmak için giriş yapın...

MIZAGE DERGİ YÖNETİCİLERİ KAYSERİ'DE
KARAÇAY-BALKAR KÜLTÜR VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİ 13. GENEL KURULU.
AYŞE & HAKAN EKER GELİN ALMA
ÇAĞDAŞ SANATLAR MÜZESİ'NDE MIZIKA DİNLETİSİ
ESKİŞEHİR KUZEY KAFKAS KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ CİHAN ERTOK İLE DEVAM DEDİ
ESKİŞEHİR KUZEY KAFKAS KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ GENEL KURULUNU YAPTI.
KAFKASYA UÇUŞLARI BAŞLADI
ARDA ARGUN'A LEON NİŞANI
ADİGE MİLLİ KIYAFET GÜNÜ KUTLANDI
KAFDAV YAYINCILIK ESKİŞEHİR KİTAP FUARINDA
/ 599>

EN ÇOK OKUNANLAR
Kayıtlı başka haber bulunmamaktadır