Uluslararası Olimpiyat Komitesi, 2014 Kış Olimpiyatları'na ev sahipliği yapacak şehri Temmuz 2007′de Guatemala'da belirleyecek. Ev sahipliğine aday olan üç şehre adaylık prosedürü hakkındaki dosyalar yollandı. Böylece Soçi (Rusya Federasyonu), Salzburg (Avusturya) ve PyeongChang (Güney Kore Cumhuriyeti) arasındaki yarışta yeni bir evreye geçildi.
Rusya Federasyonu Hükümeti, görünüşte Rus seçkinlerine "sosyal altyapı hizmetleri" sunmak için, gerçekte ise Soçi'deki 2014 Kış Olimpiyatları ev sahipliğine yönelik hazırlanan planlar ile yakından ilişkili alt yapı işleri için gerekli yeni bir kanun çıkardı. 3 Şubat 2007'de bazı sosyal alt yapı unsurlarının inşa ve çalışmasına onay veren "81 sayılı yasa" inşaatların yapılacağı Soçi Milli Parkındaki arazi noktalarının koordinatlarını da gösteriyor.
Olimpiyat merkezi'nin Grushevy dağ silsilesinde, Mzymta ve Pslukh (Pslushenok) ırmakları kıvrımında yer alan en yüksek değere sahip doğal alanda inşa edilmesi planlanıyor. Grushevy Dağ silsilesi bölgesinin dört kat korumalı özel bir doğal alan koruma statüsü var. Bütün bu dağ silsilesi Soçi Milli Parkının parçasını oluşturuyor. Bütün bu gerçekler "81 sayılı yasa"nın kabulünü durduramadı. Bu yasaya göre, Rus seçkinlerine "sosyal altyapı hizmetleri" sunmak için işgal edilen tüm bu bölge, içinde Kafkasya Rezervinin tampon bölgeleri ve Dünya Mirası Sit Alanlarının koruyucu bölgelerinin içinde bulunduğu 943,85 hektarlık geniş bir araziyi kapsamaktadır.
Konuya büyük bir duyarlılık gösteren Rusya'daki ve Kafkasya'daki çevre örgütleri, Maykop merkezli "Kuzey Kafkasya Çevre Gözlemcileri" örgütü (EWCN), Soçi merkezli "Vatandaşların Anayasal Haklarını Koruma Örgütü" ve daha başka sivil toplum örgütleri, 2014 Kış olimpiyatlarına aday olan Soçi'de çevre katliamına engel olmak için uzun süredir mücadele veriyorlar. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde de bu konuda bölgedeki çevrecilerle büyük bir dayanışma vardır. Geçtiğimiz günlerde adı geçen örgütler ortak olarak olimpiyat komitesine bir mektup iletmişler ve olimpiyatların Soçi çevresine vereceği tahribatı ve talanı anlatarak bu konuda görüşme talebinde bulunmuşlardır.
Sadece çevre örgütleri değil, Soçi civarında Psou nehri(Abhazya sınırı)'nin Batı'sındaki Aşağı İmeretya ovasında yaşayan insanlar da 600 imza ile Olimpiyat Komitesi'ne başvurmuşlardır. Başvuru ile sınırlı kalmayan Aşağı İmeretya sakinleri, 18 Şubat-24 Şubat tarihleri arasında bölgede inceleme ve araştırma gezisi düzenleyen Olimpiyat Komitesi'nin dikkatini çekmek için Soçi'de protesto eylemi düzenlemeyi düşünmüşler fakat Rus hükümet yetkilileri eylemi yasaklanmış ve engellemiştir.
Bölgenin ekolojik hassasiyetlerle korunmasının yanı sıra biz Kafkasyalılar için de ayrıca kutsal bir önemi vardır. Soçi kenti ve olimpiyatların önemli bir merkezi olarak düşünülen Kabaada (Rusçalaştırılmış adıyla Krasnaya Polyana) yaylası da iki yüz yıllık özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin ve sonucunda oluşan trajedi'nin canlı tanıkları, mücadelenin sembol merkezlerindendir. Bölgenin yerli halkı Ubıhlar 1864 yılında nüfuslarının 3/4'nü savaş, katliam ve soykırım sonucunda kaybetmiş ve geride kalan çok az bir nüfus ise diğer kardeş Kafkas halklarıyla birlikte dönemin Osmanlı Devleti topraklarına sürgün edilmişlerdi. Bizler, dedelerimizden miras kalan trajik ama gururlu geçmişimizi ve gelecek ideallerimizi unutmadığımızı tüm dünyaya göstermeliyiz.
Başta Kafkas örgütleri olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarını bu konuda ortak çalışma yapmaya davet ediyoruz. Gerek kişisel gerekse kurumsal yapılarımızla başta Uluslararası Olimpiyat Komitesi olmak üzere konuyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlara tepkilerimizi ve isteklerimizi iletelim.
Samsun Birleşik Kafkasya Derneği, kurumsal başvurularını önümüzdeki günler içinde ilgili tüm birimlere yapacaktır. Öncelikli olarak bu konuda Uluslararası Olimpiyat Komitesi'ne iletilmek üzere bir taslak bildiri hazırlamış ve imza kampanyası düzenlemiştir. Samsun BKD, üyelerinin kişisel başvurular yapmalarını da teşvik etmekte ve rehberlik yapmaktadır. Tüm duyarlı insanları kampanyamızı desteklemeye çağırıyoruz. Samsun BKD ortak çalışmalar için de ön şartsız tüm görüşmelere açıktır. Gözbebeğimiz Soçi'ye son darbenin vurulmaması için elimizden gelen tüm maddi ve manevi imkânları seferber etmeye hazır olduğumuzu belirtiyor tüm kamuoyuna saygılarımızı sunuyoruz.

18.02.2007

Samsun Birleşik Kafkasya Derneği
Ekler:

1. Uluslararası Olimpiyat Komitesi'ne iletilmek üzere hazırlanmış taslak bildiri.

ULUSLARARASI OLİMPİYAT KOMİTESİ BAŞKANLIĞINA

Samsun Birleşik Kafkasya Derneği ve Samsun'da yaşayan Kafkasyalılar, 2014 Kış Olimpiyatları'nın ev sahipliğine Soçi (Saşe) Şehri'nin seçilmesine, tüm evrensel idealler adına şiddetle karşıdırlar. 2007 yılının Temmuz ayında Guatemala'da yapılacak nihai seçimde Soçi'nin ev sahibi seçilmesi, çağdaş gösteri sanatlarının en önde gelenlerinden biri olan "spor"un ruhuna, onun Oscar'ı konumundaki "Olimpiyatlar"a ve "Olimpiyat ideali"ne taban tabana zıt bir karar olacaktır.
Soçi şehrinin ve tüm bölgenin (Kuzey Kafkasya) önemli bir bölümü insanlığın evrensel mirası ilan edilmiş "Doğal Koruma Sit Alanları Statüsü"ne sahiptir. Kış olimpiyatları için Soçi'de yapılacak her türlü altyapı çalışması büyük bir çevre katliamına ve ekolojik zarara sebep olacaktır. Bu bölgeye vurulacak en son darbelerden birisi olacaktır.
Kuzey Kafkasya'nın yakın tarihi incelendiğinde Rusya yönetimleri (Rus Çarlığı- SSCB - Rusya Federasyonu) bölgeye son iki yüz yıl içinde benzer birçok darbeler vurmuşlardı. 19 yüzyılın başından itibaren bölgenin etno-kültürel ve sosyo-politik yapısı insanlık dışı tüm yöntemler kullanarak alt üst edilmiş, direniş gösteren bölge halkı katliamlarla, soykırımla ve sürgünle yokoluşun eşiğine getirilmiş ve bu arada da dünyanın en güzel coğrafyalarından birinin ekolojik dengeleri de tamiri mümkün olmayacak bir şekilde bozulmuştu. 1994 yılından beri orta Kafkasya'da Çeçenya'da da devam eden dengesiz ve acımasız savaş ve diğer bölgelerdeki anti-demokratik uygulamalar da bu trajedinin devam ettiğini vurguluyor. Bu realite hem etno-kültürel hem de ekolojik yokoluşu gözlerimizin önünde tutmaya devam ederken, bölgenin barış ve huzur dolu gelecek günleri için güvenlik tehdidi oluşturuyor.
Soçi kenti ve olimpiyatların önemli bir merkezi olarak düşünülen Kabaada (Rusçalaştırılmış adıyla Krasnaya Polyana) yaylası da iki yüz yıllık trajedi'nin canlı tanıkları, özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin sembol merkezlerindendir. Bölgenin yerli halkı Ubıhlar, 1864 yılında nüfuslarının 3/4'nü savaş, katliam ve soykırım sonucunda kaybetmiş ve geride kalan çok az bir nüfus ise dönemin Osmanlı Devleti topraklarına sürgün edilmişlerdi. Samsun'da yaşayan ve içlerinde önemli bir Ubıh nüfusunu da barındıran Kafkasyalıların tamamı 1864 "Büyük Sürgün"ünde topraklarından zorla çıkarılan halkın torunlarıdır. Bizler dedelerimizden miras kalan trajik ama gururlu geçmişimizi unutmadık. Genelde Kafkasya'nın özel de de Soçi ve çevresinin yeni darbelerle yok edilmesi girişimlerini büyük bir endişe, acı ve nefretle izliyoruz.
Sayın Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı ve saygıdeğer üyeleri,
Tüm "Evrensel İdealler" ve de Olimpiyat Ruhu" adına, Soçi bölgesine son darbenin vurulmasına engel olunuz.
Soçi'ye ve Kabaada yaylasına çevre katili beton ve çelik yığını bina ve tesisler değil, tıpkı Auschwitz'de olduğu gibi çevreyle uyumlu bir projeyle anıtlaştırılmış, (geçmişin trajik sayfalarının unutulmaması ve tekrarlanmaması için) bir dua ve anma merkezi yakışır.
Saygılarımızla.

18.02.2007

Samsun Birleşik Kafkasya Derneği


2. Rusya Federasyonu Hükümeti, görünüşte Rus seçkinlerine "sosyal altyapı hizmetleri" sunmak için gerçekte ise Soçi'deki 2014 Olimpik Kış Oyunları ev sahipliğine yönelik hazırlanan planlar ile yakından ilişkili alt yapı işleri için gerekli yeni bir kanun çıkardı. 3 Şubat 2007'de bazı sosyal alt yapı unsurlarının inşa ve çalışmasına onay veren 81 sayılı yasa inşaatların yapılacağı Soçi Milli Parkındaki arazi noktalarının koordinatlarını da gösteriyor.
Olimpiyat merkezi'nin Grushevy dağ silsilesinde, Mzymta ve Pslukh (Pslushenok) ırmakları kıvrımında yer alan en yüksek değere sahip doğal alanda inşa edilmesi planlanıyor. Grushevy Dağ silsilesi bölgesinin dört kat korumalı özel bir doğal alan koruma statüsü var. Bütün bu dağ silsilesi Soçi Milli Parkının parçasını oluşturuyor.
Bütün bu gerçekler "81 sayılı yasa"nın kabulünü durduramadı. Bu yasaya göre, Rus seçkinlerine "sosyal altyapı hizmetleri" sunmak için işgal edilen tüm bu bölge, içinde Kafkasya Rezervinin tampon bölgeleri ve Dünya Mirası Sit Alanlarının koruyucu bölgelerinin içinde bulunduğu 943,85 hektarlık geniş bir araziyi kapsamaktadır.

3. Proje'nin ekolojik zararlarından bazıları:
a. Yapılacak tüm bina, tesis ve yolların hem yapım aşamasında hem olimpiyat oyunları süresince ve sonraki dönemlerde kullanılması ile bölge coğrafyasına vereceği maddi zararlar. (Örneğin daha önceki olimpiyatların yapıldığı merkezlerde Bobslet pisti ve kayakla atlama platformlarının dağların hassas yapısına zarar verdiği çevre örgütlerince tespit edilmişti.)
b. Olimpiyat oyunları süresince yeterli karın olmaması durumunda yapay kar kullanılmasının, toprak zemine ve yeraltı sularına vereceği zararlar. (Yapay kar gerçek kardan beş kat daha ağır olması sebebiyle zemini zedeliyor. Yapay kar için kullanılan milyonlarca metreküp yer altı suyunun eksilmesi de bölgenin ekolojik dengesini bozuyor.)
c. Metrelerce yükseklik de yakılacak Olimpiyat ateşi 15 gün içinde saatte 8.000 metreküp metan gazı üretecektir. 3.500 yaşayanı olan bir yerleşimin bir yılık gaz ihtiyacına eşit olan bu miktar bölge iklimi için olumsuz etkilere sebep olacaktır.
d. Bölgede artan aktivitelerden dolayı bir çok atık madde çevre kirliliğine yol açacaktır.

Etiketler:
soçi son darbe vurulmasın!