NART
NART

GİRİŞ
Kullanıcı Adı

Şifre





>Üye Değilim     >Şifremi Unuttum

ETİKET BULUTU

MÜZİK ÇALAR
13
8
35305319 - Adige Nise 15.MP3
12
4WORED3.MP3

Nart Ajans Reklam

HABERLER / Cemiyet Haberleri
KAFKASYA'DA İSTİKRAR ARAYAN BİR BÖLGE: DAĞISTAN

KAFKASYA'DA İSTİKRAR ARAYAN BİR BÖLGE: DAĞISTAN Son dönemde Dağıstan ve İnguşetya'da Rus askeri birliklerine karşı, arkasında Vahabi ve Çeçenlerin olduğu iddia edilen saldırılar gerçekleştirildi. Ayrıca din adamları ve hükümet üyelerine yönelik olarak da çok sayıda eylem düzenlendi. Buna karşın, RF güvenlik kuvvetleri de bölgedeki kontrolünü artırdı. Militanların yakalanmasına yönelik geniş çaplı arama çalışmaları da yürütüldü. Rusya'nın, Çeçenistan'dan sonra İnguşetya'da ve Dağıstan'da antiterör operasyonları adı altında ilan edilmeyen bir savaşa giriştiği değerlendiriliyor.
09-01-2008 - 5 kez okundu



Bilindiği gibi, Rusya Federasyonu'na bağlı Dağıstan Özerk Cumhuriyeti, jeostratejik konumu nedeniyle Hazar Denizi'ndeki petrol yataklarının işletilmesinde ve Orta Asya petrolünün taşınmasında önemi olan, ancak bünyesinde barındırdığı etnik gruplar nedeniyle, çeşitli sosyal, etnik ve dini sorunların yaşandığı bir ülke konumunda.

Dağıstan'ın iki milyon civarında olan nüfusunun % 90'ı Müslüman. Halkın çoğunluğu Şafii Mezhebine bağlı olup, Hanefi Mezhebine mensup olanlar ise azınlıktadır.

Avar, Lezgi, Dargi, Kumuk ve Lak gibi yaklaşık 30 etnik grubun yaşadığı Dağıstan etnik yapı açısından Kafkasya'nın en karmaşık bölgesidir. Bu nedenle, Dağıstan'ın barut fıçısına dönüşmesi için ufak bir kıvılcım yeterlidir. Geçmiş dönemlerden bugüne kadar birlik ve beraberlik ruhu içerisinde yaşayan Dağıstan halkları, SSCB döneminde uygulanan böl-yönet politikasının uzantısı olarak günümüzde etnik çatışma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Doğalgaz zengini Dağıstan'daki istikrarsızlık da, yabancı ülkeler tarafından kullanılabilecek bir argümanı teşkil ediyor. Ancak bugüne kadar patlak vermiş bir etnik olaya rastlanmadığı da biliniyor.

Sovyet döneminde ovalarda yaşayan Kumuklar'la, dağlardan göç eden Avar, Dargi ve Lezgiler arasında etnik problemler ortaya çıktı. 1944 yılında Orta Asya'ya sürülen Çeçenlerden boşalan topraklara, Mohaçkale köylerinde yaşayan Kumuklar zorla göç ettirildi. Kumukların toprakları ise idari bir kararname uyarınca Avarlara verildi. 1951 yılında Dağıstan ÖSSC tarafından kabul edilen "ülke dahilinde göç ettirme ve nakil konusundaki beş yıllık plan" doğrultusunda Lezgi, Tabasaran, Rutul ve Agul halklarının bir kısmı Güney Dağıstan'dan, Kuzey Dağıstan'a göç ettirildiler. 1957 yılında Çeçen-İnguşların sürgün yerlerinden Kafkasya'ya dönmeleriyle birlikte Çeçen-İnguş Özerk Cumhuriyeti'nin yeniden kurulmasıyla, Dağıstan'a verilen altı bölge, Çeçen-İnguş'a iade edildi.
Bunun üzerine güney Dağıstan'dan Avarların bir kısmı kuzeyde Kumukların yaşadığı Hasavyurt, Kızılyurt, Babayurt bölgelerine göç ettiler. Bu bölgeye aynı zamanda Dargi köyleri de göç etmişti. Sürgünden dönen Çeçenlerin bir kısmı ile birlikte Lak, Avar ve Dargiler de ovalık bölgedeki eski Kumuk köylerine yerleştiler. Böylece ovalar önceden tek etnik grup olan Kumukları barındırırken, karışık etnik grupların bir arada yaşadığı yerler halini aldı. Etnik gruplar arasında yayla, su, otlak konularında çıkan anlaşmazlıklar etnik çatışmaya dönüşmeye başladı.

1960'lı yılların sonunda Güney Dağıstan'daki Lezgi, Avar, Dargi, Tabasaran gibi halklara mensup dağ köylüleri, Dağıstan ovalarının ekolojik şartlar gözardı edilerek, Kumuk bölgesine yerleştirildiler. 1970'li yıllarda dağ köylülerinin ovalarda yerleşimi önceki yıllara göre nispeten düşük ölçüde devam etti. Dağıstan'da iç göç sebebiyle dağlar ıssızlaşırken ovalarda nüfus aşırı derecede arttı ve etnik gruplar arasında etnik problem ve çatışmalar baş göstermeye başladı.

1958-1988 yılları arasında dağ köylerinden ovalara göç edenlerin sayısının altı kat artması ovada yaşayan Kumuk ve Nogayların yaşam koşullarında sıkıntı yarattı. Verimli topraklarda göçmen kasabalarının kurulması bu toprakların verimlilik oranını azalttı. İçme suyu probleminin artmasıyla birlikte, toprakların göçmenler tarafından düzensiz kullanımı sonucunda tuzluluk oranı ve erozyon arttı.

Sistemli bir şekilde devam ettirilen göç hareketleri neticesinde Dağıstan'ın başkenti Mohaçkale'de Avarların ve Dargilerin çoğunlukta olması cumhuriyetin politik ve ekonomik yönetiminin de bu halkların mensuplarının ellerinde toplanmasına yol açtı. Dargi ve Avarların Kumuk arazilerini işgal etmeleri, Kumuklarla Avarlar arasında etnik çatışma tehlikesine yol açtı. Bu olay aynı zamanda, Avarlar ile Dargilerin arasında birlik oluşmasını sağladı. Laklar da bu etno-politik birliğe katıldı. Bu egemen politik birlik, Lezgileri de sosyo-ekonomik baskı altına aldı.

Bugün Avarların yönetimde sözsahibi olduğu Dağıstan'da sadece bir köyden müteşekkil etnik gruplar dahi bulunuyor. Toprak zenginliğinin ve siyasi gücün paylaşımı, Lezgi, Kumuk, Dargi, Nogay ve Tabasaran'lar arasında etnik sürtüşmeleri kışkırtıyor. Kumuk ve Nogay Türkleri ile Çeçenler oluşturdukları gayrı-resmi birliklerle, Avar veya Dargi'lere karşı birlik olmaya çalışıyorlar. Dağıstan'da iki ayrı etnik kökenden aile arasında başlayabilecek şiddetli bir tartışmanın bile iç çatışmalara sebebiyet verebileceği değerlendiriliyor.
Dağıstan'ın güneyinde ve Azerbaycan'ın kuzeyinde yaşayan Lezgiler ise kurdukları örgütlerle Cumhuriyetten ayrılma isteklerini açıkça dile getiriyorlar.

Özerklik isteyen Dağıstan ve Azerbaycan'daki Lezgiler, Sadval isimli terör teşkilatının militanlarıyla, metro bombalamak, sabotajlar düzenlemek gibi provokatif eylemlere yönelirken, olaylarda, bölgenin istikrarsızlığını kendi çıkarlarına uygun olarak kullanan Rusya'nın etkisi olduğu değerlendiriliyor. Rusya aynı zamanda, Lezgileri Azerbaycan'a karşı koz olarak kullanmayı amaçlıyor. Ancak, Kumuk ve Lezgilerin federasyon kurmalarını destekler gibi görünse de bölgedeki istikrarsızlık çıkarına olacağı için, bunun gerçekleşmesine izin vermeyecek gibi görünüyor

Rusya, Dağıstan'da terörist eylemleri gerekçe göstererek, "düzen kurma"ya çalışıyor. Etnik ve siyasi açıdan Rus halkının güçlü bir konuma sahip olamadığı Dağıstan'daki diğer etnik grupların güçlü etnik ve kültürel kimlikleri, Ruslara karşı etnik ve siyasi direniş göstermelerini sağlıyor. Rusya, Dağıstan'daki Rus nüfusunun her geçen gün azalmasından endişe duyuyor. Avar ve Dargileri, Çeçenlerin mücadelesine destek sağlayabilecek bir sosyal güç olarak değerlendiren Rusya, bu gruplar arasında birlik oluşturulmasını da engellemeye çalışıyor. Çünkü Dağıstan'ın federe cumhuriyete dönüştürülmesi hakim etnik grup olan Avarların çıkarlarına uygun olmadığı için Avarlar arasında Rusya'ya karşı ayrılıkçı hareketlerin ortaya çıkması ihtimal dahilinde olacaktır.

Diğer taraftan Dağıstan'ın da yer aldığı Kafkasya'nın yeraltı (petrol, kömür) ve yerüstü zenginlikleri bölgeye yakın bütün ülkelerin ilgisini çekiyor ve son yıllarda Kuzey Kafkasya'da ilgi odağının, Kafkasya'daki Özerk Cumhuriyetlere ve Güney Rusya'nın endüstri bölgelerine doğalgaz sağlayan Dağıstan'a doğru kaydığı kaydediliyor. Batılı ülkelerin ve ABD'nin Hazar petrolleri üzerinde söz sahibi olma isteği de her geçen gün artıyor.

Dağıstan'daki etnik ve politik karışıklığın çözümünün, Hazar petrolleri ve onun Dağıstan bölümündeki yataklarda saklı olduğu kaydediliyor. Bu kapsamda, Derbent'in doğusunda, Kazakistan'ın orta çizgisinin bitişiminde yer alan "Centralnoe" yatağı da önem kazanıyor. 3 milyar tonluk yakıt ve yaklaşık 1 milyar ton petrol rezerviyle Hazar Denizi tabanının en perspektifli bölgelerinden biri olan "Centralnoe" yatağından elde edilen bölgenin en kaliteli petrolü 2009-2010 yılında boru hattına pompalanmaya başlanacak. "Centralnoe"daki ve Rusya-Dağıstan kıyısındaki diğer yatakların işletme hakkı Lukoil'e ait. Ayrıca, şirket sermayesinin % 40'ına Amerikalılar sahip.
Bu kapsamda, ABD'nin de, "Mohaçkale (veya İzerbaş) - Bakü petrol boru hattı çevresindeki bölgeyi kontrol etme isteğinde bulunacağı değerlendiriliyor. Diğer taraftan, Dağıstan'ın güney kısmı (Mohaçkale veya İzerbaş'tan Azerbaycan sınırına kadar olan bölge) Balkan yarımadasında - Kosova, Makedonya ve Bosna-Hersek'te olduğu gibi "uluslararası denetim altındaki bölge" statüsüne girebileceği değerlendiriliyor.

Kafkasya'da yer alan özerk cumhuriyetlerde henüz tam anlamıyla demokrasiye geçiş ve istikrar sağlanamadı. Bu Cumhuriyetlerin karmaşık etnik yapısının yanı sıra, Cumhuriyetlerin kendi aralarında çeşitli nedenlerden kaynaklanan sorunlar da Kafkasya'da birlik sağlanmasına imkan vermiyor. Rusya da Kafkasya'daki etkinliğini yeniden sağlayabilmek amacıyla, bölgede istikrarsızlık ve etnik çatışmaları körüklüyor. Aynı zamanda, terörle mücadele adı altında operasyonlar yürütüyor. Ayrıca, bölgedeki yöneticilerin eski komünist kadrolardan oluşması da sorun teşkil ediyor. Bu yöneticiler, halkın görüşleri değil, Rusya'nın görüşleri doğrultusunda politika ürettikleri ifade ediliyor.

Sonuçta, Dağıstan'ın kendi içinde istikrarı sağlamanın ötesinde, diğer Cumhuriyetlerle de birlik sağlaması kendi yararına olacaktır. Kafkasya'daki Cumhuriyetlerin birleşerek, geçmişten bugüne yaratılan suni ortak problemlerine karşı, -hiçbir ülkenin güdümünde kalmadan- çözüm yolları aramaları gerekiyor. Kafkas halkları, hayatlarını barış ve huzur içerisinde devam ettirebilecekleri bir ortama ihtiyaç duyuyorlar.


Naciye Saraç
Global Yorum İnternet Dergisi
nsarac@globalyorum.com


1 Ufuk Tavkul frmpaylas.com
2 Kafkas Vakfı Bülteni (Kış-98, Sayı 3)
3 Ufuk Tavkul frmpaylas.com
4 Dünya Gündemi 23/12/2007


Etiketler:
kafkasya istikrar arayan bir bölge dağıstan

YORUMLAR
Yorum yapmak için giriş yapın...

MIZAGE DERGİ YÖNETİCİLERİ KAYSERİ'DE
KARAÇAY-BALKAR KÜLTÜR VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİ 13. GENEL KURULU.
AYŞE & HAKAN EKER GELİN ALMA
ÇAĞDAŞ SANATLAR MÜZESİ'NDE MIZIKA DİNLETİSİ
ESKİŞEHİR KUZEY KAFKAS KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ CİHAN ERTOK İLE DEVAM DEDİ
ESKİŞEHİR KUZEY KAFKAS KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ GENEL KURULUNU YAPTI.
KAFKASYA UÇUŞLARI BAŞLADI
ARDA ARGUN'A LEON NİŞANI
ADİGE MİLLİ KIYAFET GÜNÜ KUTLANDI
KAFDAV YAYINCILIK ESKİŞEHİR KİTAP FUARINDA
/ 599>

EN ÇOK OKUNANLAR
Kayıtlı başka haber bulunmamaktadır