NART
NART

GİRİŞ
Kullanıcı Adı

Şifre





>Üye Değilim     >Şifremi Unuttum

ETİKET BULUTU

MÜZİK ÇALAR
8
3
10
2
4SIMD.MP3

Nart Ajans Reklam

HABERLER / Cemiyet Haberleri
ÇERKES DÜNYASI -3-

Rusya'dan kritik karar Kosova'nın bağımsızlığına tepki gösteren Rusya, BDT tarafından 12 yıldır Abhazya'ya uygulanan ambargoyu kaldırdığını duyurdu. Abhazlar bu jestin tanınma sürecini önünü açacağını düşünüyor. 30 EYLÜL 1993'de sona eren Abhaz-Gürcü savaşları özellikle Abhazya üzerinde büyük tahribatlar yarattı. 10 milyar doları bulan maddi kaybın yanında Abhazya'nın tarihi, kültürü ve ekolojisi büyük ölçüde yok oldu. Savaş sonrasında Abhazya ile Gürcistan arasında, Birleşmiş Milletler, AGİT ve Rusya'nın gözetiminde hızlı bir diplomasi maratonu başladı. 2001 yılının ortalarına kadar Abhazya-Gürcistan anlaşmazlığı ile ilgili 350'den fazla toplantı yapıldı ve 400'e yakın belge imzalandı. Görüşmelerde, sorunun siyasi çözümüne ilişkin somut bir ilerleme sağlanamadı.
14-04-2008 - 5 kez okundu



1995'te Gürcistan'ın talebi üzerine, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Abhazya'ya ağır yaptırımlar içeren ambargo uygulamaya başladı. Bugün bile devam eden bu ambargo ile Abhazya, ekonomik ve siyasi olarak dünyadan tecrit edildi. BM, AGİT ve Rusya'nın diplomasi trafiği ile barış süreci 1998 sonlarında yeniden başlatıldı. Atina, İstanbul ve Yalta'da belirli aralıklarla görüşmeler yapıldı. Bu görüşmelerde saldırmazlık anlaşmaları yenilendi ve iki taraf arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, mültecilerin dönüşü, sınır güvenliğinin artırılması gibi konular ele alındı.


Kim ne istiyor?

Bugüne kadar, Gürcistan-Abhazya arasındaki anlaşmazlığın siyasi çözümü konusunda tarafların uzlaşabileceği bir sonuç çıkmadı. Abhazya, 1997'de sunduğu federatif çözüm önerisinin yanıtsız bırakılması üzerine bağımsızlığa yöneldi. 3 Ekim 1999'da Abhazya'da yapılan referandumda halkın yüzde 98'i bağımsızlıktan yana oy kullandı. Gürcistan'ın siyasi çözüm önerisi ise Abhazya'ya "otonom" vermekten ileri gitmedi. Taraflar arasındaki ikinci önemli anlaşmazlık konusu ise savaş nedeniyle Abhazya'yı terk eden Gürcü-Megrel-Svan mültecilerinin durumudur. Abhazya, yapılan anlaşmalar gereği, yaklaşık 220 bin olan bu mültecilerden anlaşma şartlarına uyan ve dönmek isteyen mültecilerin geri dönüşünü, kademeli olarak sağlıyor. 65 binden fazla mültecinin Abhazya'ya dönüşü sağlandı. Gürcistan ise tüm mültecilerin bir anda geri alınmasını istiyor.


Rusya'dan kritik adım

Kosova'nın bağımsızlığına tepki gösteren Rusya, bu süreçte kritik bir karara imza attı. Rusya, Abhaz-Gürcü savaşı sonrası, Bağımsız Devletler Topluluğu tarafından 1996'dan beri Abhazya'ya uygulanan ambargoyu kaldırdığını duyurdu. 1996 tarihinde Abhazya resmi makamları ve Abhazya'daki bütün tüzel ve gerçek kişilerle ekonomik ve sosyal ilişkilere, seyahat özgürlüğünün kısıtlanması ve benzeri bir çok hürriyetin yasaklanması ve yaptırımların uygulanmasına başlandı. 12 yıldır uygulanan ambargo Rusya'nın bu adımıyla son bulmuş oldu. Abhazların bundan sonraki talepleri ise, Sohum Havalimanı ile Sohum, Ocamcıra ve Pitsunda limanlarından sorunsuzca seyahat edilebilmesi. 17 Şubat 2008 tarihinde Kosova'nın bağımsızlığını ilan etmesinin akabinde Rusya tarafından Abhazya'ya yapılan böyle bir jest, Abhazya'nın bağımsızlığının tanınması sürecinin de önünü açacağı şeklinde yorumlandı.


Bağımsızlık umutları yeşerdi

Kısa bir süre önce Kosova'nın bağımsızlığını ilan etmesi ve ardından Rusya'nın kritik adım atarak ambargoyu kaldırması ile sonuçlanan süreç Abhazya'yı da harekete geçirdi. Abhazların, Devlet Başkanı olarak gördüğü Sergey Bagapş, diasporada yaşayan Abhazlar için bir mesaj yayınladı. Bagapş şunları söyledi:
"Bu süreç, bağımsızlığımızın uluslararası camia tarafından tanınmasının uzun zaman almayacağı konusunda umutlarımızı daha da güçlendiriyor. Esasen dünyadaki politik dengeler hangi yönde değişirse değişsin halkımızın hedefinden en küçük bir sapma göstermeyeceği muhakkaktır. Ancak Kosova'nın tanınması da Abhazya açısından göz ardı edilemeyecek bir emsal teşkil etmiş ve bu konudaki çalışmalarımızda güçlü bir dayanak noktası olmuştur. Bizim temel hedefimiz devletimizin tanınmasını sağlamak, ülkemizi ve ulusumuzu Gürcistan'ın neden olduğu tehditlerinden koruyabilmektir. Bu amaçla Abhazya yönetimi olarak tüm gücümüzle ve her alanda tam bir seferberlik ilan etmiş durumdayız.

Bu yüzden her zamankinden daha çok güçlü olmamız, dayanışmamız ve ulusumuzun geleceği için omuz omuza vermemiz gereken çok özel bir dönemden geçmekteyiz. Tarihin bizlere sunduğu bu şansın önemini kavrayarak halkımızın yaşadığı her noktadaki tüm kuruluşlarımız, Abhazya'nın tanınma mücadelesinden yüz akıyla çıkabilmesi için kesin bir beraberlik içinde olmalıdırlar."



--------------------------------------------------------------------------------

Türkiye'deki Çerkes örgütlenmesi
Yaşanan büyük sürgün sonucu Osmanlı topraklarına göçen Çerkesler, uzun süre vatanlarına tekrar dönmenin hayaliyle yaşadı ve bunun için mücadele etti. İlk yıllarda kendilerini Osmanlı topraklarında kalıcı olarak görmedikleri için evleri dahil her şeyi emanet yapan Çerkesler, ne zaman ki artık geri dönüşün mümkün olmadığını gördüler, ondan sonra kalıcı evlerini ve örgütlerini kurmaya başladılar. Çerkeslerin Türkiye'deki örgütlenmeleriyle ilgili bilgi veren Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAF-FED) Genel Koordinatörü Cumhur Bal, ilk Çerkes örgütlenmesinin II. Meşrutiyet'in getirmiş olduğu nisbi özgürlük ortamında gerçekleştiğini söyledi.


Örgütlenme süreci

Cumhuriyetin ilk yıllarından başlamak suretiyle, 1950 yılına kadar kültürel bir aktivite ya da organizasyona izin verilmediğini hatırlatan Cumhur Bal, şu bilgeleri verdi:
"1952 ve 1961 yıllarında iki ayrı Kafkas Kültür derneği kuruldu. Bu süreci takiben diğer il ve ilçelerde de Kafkas dernekleri kurulmaya başladı. 1975-76 yıllarında başlatılan tüm Kafkas kültür derneklerinin bir çatı altında toplanması çalışmaları 1980 darbesi sonucu sekteye uğradı. 1987 yılından itibaren ikinci kez derneklerin merkezi örgütlenme çalışmaları tekrar yapılmaya başladı. Bu çalışmaların sonucu olarak 1993 tarihinde Kafkas Derneği Genel Merkezi Ankara'da kuruldu.10 yıl faaliyet gösteren Kafkas Derneği Genel Merkezi (KAF-DER) Türkiye genelinde 33 şubeye ulaşmıştır. 2002 yılında derneklerin federasyonlaşmasına izin veren yasanın çıkması ile birlikte KAF-DER 2003 tarihinde federasyonlaşmanın önünü açmak için tüm şubelerini feshetti. 18 aylık bir hazırlık süreci sonucunda 2003 tarihinde, 21 derneğin katılımı ile Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAF-FED) resmen Ankara'da kuruldu. Bugün için üye dernek sayısı 56'dur.

DÇB'nin kurucu üyesi Türkiye

1991 yılında Kafkasya'da kurulan ve şu anda merkezi Nalçik'te bulunan Dünya Çerkes Birliği'nin (DÇB) Türkiye kurucu üyesidir. Dünya Çerkes Birliği'ne Türkiye dışında ABD, Avrupa, Ürdün, Suriye, İsrail, Kafkasya ve Rusya'da kurulu dernek ve federasyonlar da üyedir. Kafkas Dernekleri Federasyonu çatı örgüt olması nedeni ile faaliyetlerini bölgesel, ulusal ve devletlerarası düzeyde yürütmektedir. Sürgününün yıl dönümleri bir etkinlikleri haftasına dönüştürülerek konferans, seminer, sempozyum gibi aktivitelerle anılmaktadır. Kuzey Kafkasya'dan müzik, tiyatro ve folklor grupları Türkiye'ye davet edilerek toplumun kendi kültüründen eserleri izlemesi sağlanmaktadır. Her yıl Adigey ve Kaberdey- Balkar Cumhuriyetleri'nde düzenlenen yaz kamplarına çocuklar göndermektedir. Yine her yıl Kaberdey-Balkar Cumhuriyeti Devlet Üniversitesi'nde okumak üzere burslu öğrenci gönderilmektedir."

Yarın:Dünyanın gözü ABHAZYA'da

Serhat Akkan

Etiketler:
çerkes dünyası -3-

YORUMLAR
Yorum yapmak için giriş yapın...

MIZAGE DERGİ YÖNETİCİLERİ KAYSERİ'DE
KARAÇAY-BALKAR KÜLTÜR VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİ 13. GENEL KURULU.
AYŞE & HAKAN EKER GELİN ALMA
ÇAĞDAŞ SANATLAR MÜZESİ'NDE MIZIKA DİNLETİSİ
ESKİŞEHİR KUZEY KAFKAS KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ CİHAN ERTOK İLE DEVAM DEDİ
ESKİŞEHİR KUZEY KAFKAS KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ GENEL KURULUNU YAPTI.
KAFKASYA UÇUŞLARI BAŞLADI
ARDA ARGUN'A LEON NİŞANI
ADİGE MİLLİ KIYAFET GÜNÜ KUTLANDI
KAFDAV YAYINCILIK ESKİŞEHİR KİTAP FUARINDA
/ 599>

EN ÇOK OKUNANLAR
Kayıtlı başka haber bulunmamaktadır