Notice: Undefined variable: db in /home/nart/public_html/arsiv.nartajans.net/function.php on line 6

Warning: mysqli_query() expects parameter 1 to be mysqli, null given in /home/nart/public_html/arsiv.nartajans.net/function.php on line 6






—Anne benim çıkış saatim kaçtı?

—09.20 ile 09.30 arası

— Nasıl 09.20 ile 09.30 arası yahu? On dakikada mı çıktım yani?

—(Güler) Off oğluuum!

—Farzı mesela ilk konuştuğum zamanı hatırlar mısın, ilk konuştuğum kelimeyi ya da?

—Unutur muyum hiç! Defalarca anlattım ya.

—Şu meşhur ADİGE, ADİGE, ADİGE diye naralar attığım zaman değil mi Vay be anne! İlk kelimesinde defalarca ADİGEEEEE diyen bir kişi olarak iyi ki de çıkmışım 1984 yılının 5 Ekiminde ilk kez sahneye. Vay be! Hayat bir sahne ve bizlerde birer oyuncuyuz geyiği he? Yürü be Şafak... Ne komiğim değil mi



Mesela bir kaşenim vardı ya ilk cümlemde, hiç olmayan bir kaşenim. Heh işte. Nerede o? Eee 24 e dem vurduk arkadaş, nerede 24 yıldır olmayan kaşenim? Kafkasya'da mı ? Yapma Selim teacher'ım Kafkasya'ya gidince hemen beni kapacaklarını söylerken ciddi olamazsın. Benim gözümdeki Kafkasya bu değil. Hani Xhabze Türkiye'de daha iyi uygulanıyormuş ya, ben gitmedim gidenlerin, anlatanların yalancısıyım. E o zaman Kafkasya'yı Türkiye'ye taşıyanlar mı sahici Adige, Abhaz, Oset, Dağıstanlı, Çeçen v.s.? Ben neyim dostlar, siz nesiniz, hangimiz gerçek, hangimiz imitasyonuz? Hani benim kaşenim?



Derneklere geliş amacımız, derneklerde ki memleketçilik oyunlarımız, Düzce'nin dansçısı, Maraş'ın Xhabzesi, Kayseri'nin dili meşhur, kim ki hangi şehirdense o şehir Kafkasya'dan da meşhur. Yok, anasının nikâhı derler adama? Nah derler! Ben hala öyle diyen birisini görmedim, göremedim. Ulan Türk müsün, Kuzey Kafkasyalı mısın? Ne memleketçiliği paşam? Neyin kompleksi bu? Neyin kavgası? Önüne gelen pşı, arkasına gelen work, ulan kim köle? Biriside çıka gelsin "Benim köle ulan" desin, yahu çok istedim köle olmayı, ne kadar soy ağacıda çıkartsam olamadım. Yerim öyle soylu mertebeyi. Yüceltme arkadaşım beni, paşa babamların, paşa dedemlerin, geçmişimde ki büyüklerimin yüce davranışlarından pay çıkartma bana. Her koyun kendi bacağından asılsın. Ne yaptım da pşı oldum? Oh ne güzel dünya. Deden yapsın, sen sanırım 1984 yılının 5 Ekiminde ilk kez çık sahneye, sonra dayasınlar sana pşıyı, work'u, soyluluğu. Ulan hasta etmeyin adamı, gelin izleyin Kafe oyununu orada demedik mi "Soyuna tüküreyim, portakalı da soyunca çıplak kalıyor, en nihayetinde yeniyor diye? ( İlk sahne, fon ses, yazan, seslendiren TOK RASİH ŞAFAK )

Sanırım 1984 yılının 5 Ekiminde çıkmışım ilk kez sahneye. Vay be! Hayat bir sahne ve bizlerde birer oyuncuyuz geyiği he? Yürü be TOK... Ne komiğim değil mi



—Hocam nerelisin?

—Kafkasyalıyım

—Ora nere be?

—Ulan aç haritaya bak.



Şu meşhur 1984 yılının 5 Ekimi var ya? Hani sahneye ilk defa adım attığım tarih. Heh işte, o tarihten bu yana bu ülkeye özel, tipik tanışma muhabbetlerinde ki ilk beş sorudan birisidir "Nerelisin?" sorusu. Her cevabım, "Düzce" den evvel, "Kafkasyalıyım" dememle başlar. Sonrası; tanıyan tanımayanlar çıkar, çıkar tabi, ben burada doğdum diye T.C. yim diye memleketçilik yaparak Düzceliyim, Maraşlıyım, Tokatlıyım, Kayseriliyim, İzmirliyim, falanım filanım dersem Türk boylarından biridir Çerkesler şeklinde yer ederim Türkiye'de yaşayan 72 farklı milletin gözünde. Türkiye Cumhuriyeti bayrakları arasında yer alır, orada doğmayanlar için ata vatan denen, benim için orada doğmamış olsam bile ana vatanım olan ADİGEY CUMHURİYETİ'nin bayrağı. Çok argolaşasım var bu duruma. Yer yer "Ulanlar, falanlar filanlardan af ola büyüklerim. Yürü be paşa dede, yoksa pşı dede miydi? Ulan ne komiğim ha!



Geriye doğru gidiyor düşüncelerim yer yer. 1984 den geri say bakalım 1864e kadar ne çıkacak. Ben saydım 120 çıktı. Yalan olmasın bilgisayardan hesap makinesi eşliğinde bu sonuca ulaştım. Matematiği sevmiyorum arkadaşım ne yapayım. Her neyse, hatırlar mısın sevgili arkadaşım Kübra MAKARA derneğe ilk senin sayende geldim. Sohbetler muhabbetler, dernekte tanışmalar v.s. ön gözlem sonucunda sıcakkanlı insanlar, ne mutlu oldu Rasih Şafak TOK. Allah razı ola. Hoş, şu doğduğum tarih olan 1984 yılının 5 Ekiminden bu yana pek bir ilişkide olmadım İstanbul'daki akraba ADİGELERDEN başka ADİGELERLE. Şimdi pişman mıyım? Pişmanım anasını satayım. Derneğe geliş amacının, Nart Çağan GEÇALP'in sözlerini yazdığı "Kaşensizlik ırsi midir, kızlar bizden tırsi midir? Sözcüğüyle betimlediği güzel, bir o kadar saçma dejusunu söyleyenleri gördükten sonra nasıl pişman olmayayım? Nartcığım bu sözler için dernekleri dolduran kişilerin birçoğunun sırf kaşenlik için geldiğini ve onları ince bir dille eleştirdiğini varsayarsak sana bir adet teşekkür borçluyum. Zira bu sözleri sen eminim ki kendin için kaleme almamışsındır değil mi

Hay ulan Rasih Şafak TOK.

( Bu durum haricinde çok mutluyum Xhasem'e gelip gitmekten. )



Ben saydıydım da 120 çıktıydı ya 1984 den 1864 e. 120 sene bakıldığında çokta uzun bir süre değil. Lakin 120 yılcık geçmesine karşın şu an 24üncü senesini kutlayan Rasih Şafak TOK'un dilini çat pat bilmesi, bilememesi ne acı değil mi Acı ki ne acı hem de. Acıka gibi mübarek. Bu satırları Türkçe kaleme almak daha bir acı. Meşhurdur ya;



— Adige misin

— Adigey'im.

—Dil biliyor musun_?

—Bilmiyorum. Sçherep

—O zaman sen Adige değilsin!

—( Yerin dibine girer, yanıt yok )



— Adige misin

— Ce cı Adigeş

—Heh Adigesin.



Yok, bey amca ben Düzce'liyim. Şu yanımdaki arkadaşımda "Bizim orada sizi böyle mi ağırladılar, en iyi bizim oralarda ağırlarlar, bir daha sizin derneğe gelirsem namerdim, bizim derneğe adım atamazsın" diyen Türk boylarından olan Çerkeslerin memleketinden. Kendisi has memleketçidir. Memleketim benim diyenlerden. Nereli olduğunu sormadım hiç, bizim dernek sizin dernek sohbetine giren arkadaşıma hiç gerek duymadım nedense, duyamadım açıkçası.



Şu 120 seneye 24 daha ekle olsun sana 144. 144 yıl yine uzun değil dili unutmak adına. Konuşmamak, konuşulunca Türkiye'ye adaptasyon sorunu yaşar korkusuyla kendi dilinle "Merhaba" diyememek çok acı. Acıka'dan da acı vallahi billahi. Konuşuyoruz ama kime? Çalsın pşınalar, vursun doliler, peçiçler, şıçepşınalar, falanlar filanlar, biz düğün yapalım, wuic ile başlayalım, kafe ile her birimiz bir anda work ya da pşı olalım, çeçen'e dönelim, erkeğimiz cengâver bir kartal, kızımız süzülen bir güvercin olsun, tleperuj'a geçelim, soylu atlarımızı canlandıralım hop hop hop oynayalım, en iyi oynayanımıza bir kaşen bulalım, sonra xhabze ye uygun bir şekilde kaşenimizle evlenelim Allah'ın izni peygamberin kavliyle. Böyle mutlu mesut yaşayalım, ta ki her yılın 21 Mayısına geldiğimizde bir güne özel gözyaşlarımızı denizlere çiçek bırakarak andığımız gün haricinde. Etkinlikler yapalım, kültürümüzü yaşatalım ama asla dönmeyelim, dönemediğimiz için hep ata vatanımız olarak kalsın, burada da ana vatanın esaslı memleketçiliğini sürdüre duralım, kimimiz en iyi dansçıları çıkartan kentli olmanın gururunu, kimimiz en iyi xhabzeyi uygulayan illi olmanın onurunu, kimimiz en iyi dil bilen şehre mensup birey oluşumuzu övüne övüne, birbirimize şovenistlik yapa yapa, kör göze parmak yapa yapa bağıralım. He unutmadan, ama her daim Kuzey Kafkasyalı olduğumuzu da söylemeyi unutmayalım. Ne zaman mı ? E tabi işimize geldiğinde.

Ulan Rasih Şafak TOK. Hay Tok yiyenun uşağu senu.



Mesela bir kaşenim var, hiç olmayan bir kaşenim, adı Kafkasya, Kuzey Kafkasya, Adigey, Abhazya, Çeçenistan, Dağıstan, Osetya, Kabardey, Balkar falan filan.



Ölümümü yazmamışlar ahali kafa kâğıdıma. Duyurula eşe dosta, akrabaya. Bilinmez diyardan gazel okuyan TOK Rasih Şafak'ın doğum yılıdır 1984 yılının 5 Ekimi biline. 1864 ün vasıfsız kölesiyim, ruhum yaşıyor 1864 de ölmek için aranızda, maalesef hala ve inatla Türkiye Cumhuriyeti'nde.



Hayalle-SAĞLIKLA

Hikâyeden masal kahramanı

Kabardey TO'HH Şafak TOK



safaktok@hayaloyuncagi.com



15 Nisan 2008 Salı

12.50

Etiketler:
merhumun doğum yılı 5 ekim 1984 ölüm yılı 21 mayıs 1864 şafak tok