Bu oluşumun öncüleri yarım asırlık derneklerimizin yönetimlerinde başkan veya üye olarak yer alan kişilerdir. Bazıları saman alevi gibi sönen oluşumlarında kurucusudur (1952'de İstanbul Kafkas Derneği, 1967'de Kafkas Abhazya Kültür Derneği, 1978'de Şamil Vakfi, 1990'da İstanbul Dostluk Kulübü ve 2003'de Kafkas Dernekleri Federasyonu)

* Kültürümüzün yaşatılması, ve birlik ve beraberliğimiz için bu kurumlarımızla gerekli
çalışmalar yapılamıyor mu
* Birlik ve beraberliğimiz bu kurumlarla oluşturulamıyor mu (hani birlik ve beraberliğimiz
için birçok dernekle beraber federasyonumuzu kurmamışmıydık.
* Ne oldu da bu 56 dernek üyesi olan federasyonumuz da birlik ve beraberliğimizi
sağlayamıyor mu yoksa federasyonda bir işe yaramıyor mu
* O zaman bu öncü arkadaşlara sesleniyorum bu kurumlarımız sizlere hiç bir şey ifade
etmiyor mu veya işe yaramıyor mu ya da bu kurumlarla bir yere varılmaz mı
diyorsunuz?
* O zaman lütfen üyelerinizi acilen toplayıp bu durumu anlatmalısınız.

Bu kurumlar yıllardır yaptıkları faaliyetlerle kültürümüzü yaşatma ve korunmasında ciddi çalışmalar yapmışlardır.


* Peki şimdi ne oldu da bu kurumları atıl vaziyete düşürdük.
* Peki bu kurumlar işe yaramıyordu da neden yönetimlere talip oldunuz?
* Peki bilmeden bu yönetimlere geldiniz ve bu kurumlarla istediğiniz faaliyetleri gerçekleştiremiyorsunuz diyelim, o zaman neden istifa etmiyorsunuz.
* Gerçekten bu kurumlarımızla, bizlere özgü ve gerekli faaliyetleri gerçekleştiremiyorsak yapılarını irdeleyelim ve değiştirelim veya hiç işe yaramıyorlarsa kapatalım, bu kurumları bunca yıldır neden yaşatmaya çalışıyoruz ki, kendi kendimizi yargılayalım, doğru olanını bulalım, kesin bir sonuç elde edelim.


Bu oluşum toplumumuz için olmazsa olmazı ise, yapılan toplantılara toplumumuzun tüm kesimleri ve kurumlar (vakıf ve dernekler) neden davet edilmedi?
Ayrıca, halen faaliyette bulunan 90 yakın dernek, vakıf, federasyon vb. kurumlarımızın bünyesinde yapılamayacak faaliyetlerin de neler olduğu merak konusudur.

Oluşturulmaya çalışılan grubun kendine uygun bulduğu isim nasıl hissettiklerini yeterince vurguluyor. Abhaz-Kuzey Kafkas Halkları ve yakınları Abhazya'nın dostları olamaz. Abhaz halkın kendisi ve birinci-ikinci derecedeki akrabalarıdır. Abhazya'nın Dostları diye toplumumuzu üçüncü şahıs olarak Abhaz halkından ayırarak yabancı konumuna neden getirilmektedir, Yoksa Gürcistan'ın dostlarından esinlenilen sipariş bir isimmidir.?



Ben Abhazya'nın dostu değilim, Dostluklar kazanılır-kaybedilir, al-ver ve çıkarlar olduğu sürece dostluklar devam eder, sonrada bitebilir. Fakat ben Abhazım Abhaz halkının ta kendisiyim, ben Adigeyim-Sapsığım-Wıbuhım-Çeçenim-Osetim-Kaberdeyim Abhaz halkının kardeşiyim neden üçünçü şahs olayım olmam da.
Aynı etnik grup ve yakınları zaman zaman problemler yaşasalarsa da et tırnaktan ayrılmaz misali her zaman dayanışma içinde olurlar.

Bildiğiniz gibi batılı devletlerden oluşan Birleşmiş Milletler (BM.) Genel Sekreteri'nin, Gürcistan'ın Dostları Grubu var. Bu grup Abhaz-Gürcü savaşı nedeniyle meydana gelen problemleri çözmek amacıyla Abhaz-Gürcü taraflarını zaman zaman bir araya getirmektedirler.
Bu toplantılarda insan hakları, demokrasi, silahsızlanma, ekonomi öne sürülerek Abhazya'nın hiçbir zaman kabul etmeyeceği Gürcü göçmenlerinin şartsız geri dönüşü ve Abhazya'nın Gürcistan toprak bütünlüğü içerisinde kalması hususlarında yoğun baskı yapılmaktadır.
Bu cihetle benzerliğinizin isimle sınırlı kalmasını dilerim.

Diğer taraftan söz konusu Gürcistan Dostları Grubunu oluşturan ülkelerin, bu toplantılarda elde edemedikleri sonuçları, Gürcistan'da kurdukları sivil toplum örgütleri ve bu örgütlerin Abhazya uzantıları vasıtası ile elde etmeye çalıştıkları bilinmektedir.

Gürcistan'ın sorunlu bölgelerden sorumlu Devlet Bakan'ın Temuri Yakobaşvili'nin Mart 2008'de özellikle Abhazya sorununun çözümünde, Abhaz diasporasını kullanacaklarını açıklamasına paralel yeni bir takım oluşumlarında ortaya çıktığı gözlemlenmektedir.

Kafkas Abhazya Dayanışma Komitesi kurulduğundan beri diasporamızın güçü ile Abhazya'nın yanında yer alarak, her türlü desteği veren, şimdiye kadar Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurumları, STK.'lar ve düşünce kuruluşları ile devamlı iletişim içinde olmuştur. Ancak bu süreçte Komite'nin radikal duruşu nedeniyle, son yıllarda bazı kişi ve kuruluşlar Komite'nin yok edilerek yerine ılımlı yeni bir oluşum yaratma çabaları içinde oldukları bilinmektedir.

Abhazya Cumhuriyeti tanınma noktasına gelmesinin arifesinde "Abhazya'nın Dostları" denen bir grubun ortaya çıkması da düşündürücüdür. Kendi kendini yetkilendiren şahıslar siyasi ve ekonomik çalışmalar yapabilecekse diğer kurumlar neden eleştiriliyordu kuzuyla kurt hikayesinde olduğu gibi amaç yeni oluşuma zemin hazırlamakmıydı?

Abhazya'nın dostu değil kendisiyiz ve Abhazya'nın savaş kadar önemli kritik geçiş döneminde kayıtsız şartsız Abhazya'nın ve politikalarının yanındayız, Abhazya var olan köklü devlet deneyimiyle 15 yıldır dünyaya kendisini kabul ettirmiş son günlerdede lehine gelişmeler olmaktadır. Bunu hazmedemeyen ve batı desteğiyle kışkırtılan Gürcistan iç sorunlarınıda kapatabilmek için 15 yıldır yaptığı gibi savaş çığlıkları atmaya başlamıştır.

Bu gün tamda birlik beraberliğe ihtiyaç duyulduğu bir zamandır. Eğer bu söylem samimiyse sadece ona katılabilirim söylem tek başına inandırıcı olmuyor uygulamada onu göstermiyor.

Abhaz ve Kuzey Kafkas Halklarının birlik ve beraberliği dileğiyle.

Saygılarımla
İlhan KIYMET (Kuazba)

Etiketler:
abhazya dostları adlı oluşum hakkında