Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Kafkasya bölgesinde son dönemde Rusya, ABD ve AB'nin aktif rol oynadığını, Türkiye'yi bunlar içinde saymanın mümkün olmadığını ifade etti. Şamba, Türkiye"nin bölgeye ilişkin bakış açısını Gürcistan üzerinden geliştirmesinin de yanlış olduğunu savundu. Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi'nin öncülüğünde Türkiye'yi ziyaret eden Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, İstanbul ve Ankara"da çeşitli temaslarda bulundu. Şamba, temaslarının ardından Ankara Hilton Otel'de gazetecilerle buluştu. Dışişleri Bakanı Şamba, son dönemde Türkiye'ye olan ziyaretlerinin arttığını, önümüzdeki dönemde bu ziyaretlerin daha da artacağını söyledi. Ziyaretlerde en büyük amaçlarının Türkiye'deki diaspora ile görüşerek, güncel konular hakkında bilgi alışverişinde bulunmak olduğunu belirten Şamba, diasporanın, anavatan Abhazya'nın bağımsızlığı ve diğer sorunlarını aşma konusunda çok önemli olduğunu kaydetti. Türkiye"deki diaspora ile biraraya gelebilmelerindeki en önemli problemin, Türkiye ile Abhazya arasında doğrudan bir gemi seferi bulunmamasından kaynaklı ulaşım konusunda yaşandığını belirten Şamba, bunda, Abhazya"nın statüsünün hâlâ tanınmamış olması ve Gürcistan"ın baskılarının etkili olduğunu vurguladı. Abhazya için Türkiye"deki diasporanın ayrı bir yeri bulunduğunu, Türkiye"deki Abhazyalıların sayısının Abhazya nüfusundan daha fazla olduğunu kaydeden Şamba, "Diasporada yaşayan insanlarımız, Abhazya"nın tüm sıkıntılı döneminde; Abhazya ile Gürcistan arasında yaşanan savaş döneminde; Abhazya"nın demokratikleşme, ekonomik ve politik yapılanmasında çok aktif rol oynamıştır" dedi. Şamba, Abhazya Devlet Başkanı"nın geçtiğimiz aylarda gelişinin Kuzey Irak Harekatı nedeniyle Türk Hükümeti tarafından ertelendiğini, Türk Dışişleri Bakanlığının Gürcistan'daki Parlamento seçimlerinin ardından davet için temasa geçileceğini ilettiğini belirtti. Davetin resmi bir davet olup olmayacağı konusunu görüşmediklerini ifade eden Şamba, "Parlamento seçimleri bitti, davetin geleceğini tahmin ediyoruz" dedi. "KAFKASYA'DA TÜRKİYE'NİN AKTİF BİR POLİTİKASI YOK" Şamba bir soru üzerine Türkiye'nin Kafkasya politikasını da değerlendirdi. Türkiye'yi, Kafkasya politikasını daha çok Gürcistan üzerinden yapmakla eleştiren Şamba, "Türkiye'nin ekonomik ve politik anlamda Gürcistan'la olan çıkarları anlaşılabilir. Kafkasya bölgesinde bugün için Türkiye'nin çok aktif bir politikası olduğunu söylemek ve görmek zor. Eski tarihlerde bu böyle değildi. Türkiye özellikle Kafkasya bölgesine çok daha önem verirdi" diye konuştu. Bölge politikasının Abhazya üzerinden yürütülmesinin bölge çıkarları için daha doğru olacağını vurgulayan Şamba, Türkiye'nin, Gürcistan politikasının, Gürcistan'ın önümüzdeki günlerde NATO üyesi olma ihtimalinden de kaynaklandığını kaydetti. Şamba, "Bunu bir NATO politikası olarak da görüyoruz. Bölgede bizim stratejik yapımız, bulunduğumuz coğrafya, enerji hareketleri, Türkiye"ye yakınlık; tüm bu konular göz önüne alındığında Türkiye'nin bölgede daha aktif, daha yapıcı bir politika yürütmesinin, hepimizin çıkarına uygun olacağını düşünüyoruz, ama maalesef bugün bunu söylemek söz konusu değil" dedi. Orta Doğu, Balkanlar ve Kafkasya üçgeninde birçok problem ve sıkıntı olduğunu, onun için de istikrarın bulunmadığını ifade eden Şamba, bölgedeki istikrar için dengelerin çok iyi sağlanması gerektiğinin vurguladı. Bölgedeki ülkelerin silahlanma sürecine işaret eden Şamba, "Eğer bölgede bir ülkeye askeri anlamda yardım, silah yardımı yapılıyorsa buna reaksiyonel olarak tabiiki diğer devletlerde silahlanmaya gidiyor. Tüm tarafların silahlandırılmasının en nihayetinde barış açısından bir getirisi yoktur. Türkiye"nin istikrarını, bölgenin istikrarını daha da bozacak şeylerdir. O açıdan bu tür yardımların daha dengeli bir politika ile yapılması gerekir" diye konuştu. Bölgede barışın geçen dönemde yakalanamamasının temel nedeninin Gürcistan"a tek taraflı milyar dolarlık silah yardımının yapılması olduğunu kaydeden Şamba, tek taraflı olarak Gürcistan"a yapılan bu yardımların Gürcistan içerisinde milliyetçi savaş duygularına sebep olduğunu belirtti. "ARABULUCU ÜLKELER NÖTR OLMALI" Bir gazetecinin "Türkiye İsrail ve Filistin'de olduğu gibi Abhazya ile Gürcistan arasında barışçıl bir rol oynayabilir mi " sorusu üzerine ise Şamba, benzer tekliflerin daha önce de gündeme geldiğini anımsatarak, şöyle dedi: "Bu teklifi sadece Türkiye değil, Yunanistan, Ukrayna ve son dönemde de AB aktif olarak benimsedi bu sürecin içine girmek istedi. Burada bizim prensibimiz, arabulucuk yapacak ülkelerin nötr olması. AB de dahil diğer ismi geçen ülkelerle aramızda güven yok. Bu ülkeler hep Gürcistan'ın toprak bütünlüğünü dile getirerek problemin çözüme ulaşacağını sanıyor; bu bizim açımızdan kabul edilebilecek bir şey değil. Türkiye'den de diğer devletlerden de başka türlü bir açıklama duymadık." Şamba, insan hakları açısından ülkelerin toprak bütünlüğü kadar önemli olan halkların kendi kaderini tayin hakkının ise görmezlikten gelindiğini vurguladı. Abhazya"nın bağımsızlık mücadelesinin uzun yıllar ve süreklilik taşıdığını belirten Şamba, "Abhazya, Gürcistan"a otonom bir yönetim olarak bağlı bulunduğu Sovyetler süresince değerlerini kaybetmekten başka bir şey yaşamadı. Nüfusumuzun büyük bir kısmı yurt dışına göç etmek zorunda kaldı. Tüm bu sıkıntılı dönemde okullarımız kapatılmış, kendi Abhazya dilinde konuşmamız yasaklanmış, kendi tarihimizle birçok değişikliğe gidilmek zorunda kalınmış, coğrafi bölgelerimizin adlarına kadar değiştirilmesi gibi birçok baskı uygulanmıştır" dedi. "KOSOVA'NIN BAĞIMSIZLIĞI YENİ BİR DÖNEM AÇTI" Kosova'nın bağımsızlığının Abhazya'da yarattığı heyecanın sorulması üzerine ise Şamba, "Kosova da Abhazya gibi Sırbıstan'a bağlı otonom bir cumhuriyetti. Kosova'nın bağımsızlığının kabul edilmesi Dünya tarihinde politik anlamda yeni bir dönem açtı. Kendi mücadelemizi, Kosova ile paralel tutmasak da tabiiki çok büyük bir heyecan ve hareket getirmiştir. Ama bizim için en önemlisi, bizim kendi halkımız bağımsızlığını kabul etti ve bunu içine sindirdi. Dünya standartlarına göre uluslararası anlaşmalar bağlamında da Abhazya'nın bağımsızlığın tanınması çok önemli" diye konuştu. "TAYVAN'DA ABD ABHAZYA'DA RUSYA" Şamba, "Kafkasya bölgesinde son dönemde Rusya, ABD ve AB'nin aktif rol oynarken Türkiye'yi bunların içinde saymamız mümkün değil" dedi. Rusya'nın bölgedeki en etkin güç olduğunu ve Abhazya'nın bağımsızlık mücadelesini desteklediğini belirten Şamba, Kosova'nın tanınmasından sonra Rusya Federasyonu ile ilişkilerinin daha da yakınlaştığını dile getirdi. Rusya ve Abazhaya'nın girmiş olduğu bu yeni dönemin, ABD ve Tayvan'ın politik ilişkisine benzetildiğini söyleyen Şamba şöyle devam etti: "ABD ve Tayvan arasındaki en önemli anlaşma güvenlik ile ilgili olan anlaşmadır. Bizim bölgemizde de bu benzetmeyi yaparsak Kosova'nın tanınmasından sonra Gürcistan endişeye kapılıp bölgedeki problemi kısa vadede askeri anlamda çözmek için hareketlenmişti; bölgede yeni bir savaşın çıkmasına ramak kalmıştı. Tansiyonun çok yükseldiği bu dönemde Rusya Federasyonu"nda yapılan uluslararası anlaşmalar çerçevesinde bölgede barışın sağlanması için gerekli tedbirlerin alınacağını açıklamasıyla tansiyon düşmüştü." Kaynak : BAREM DERGİSİ - 03 Temmuz 2008

Etiketler:
türkiye kafkaslarda politikasız