Hazırlanan Anadilde Yayın Programlarının az ve yetersiz olmasına rağmen Türkiye cumhuriyeti Devleti'nin kendi halkına güveninin, hoşgörüsünün ve Anadolu'daki farklı kültürel değerlere önem vermesinin kendi halkına kucak açmasının bir sembolü olarak görmekteyiz.
Bu cesurca ve medeni açılımın yansımalarının birlik, beraberlik, kardeşlik duygularını daha da güçlendireceğine; vatana, milli ve manevi müşterek değerlere daha sıkı bağlılık olarak görüleceğine inanıyoruz. Türkiye'nin birbirinden ürken, birbirinden korkan, birbirine şüpheyle bakan ve güvenemeyen bir devlet-millet anlayışından sıyrılarak; karşılıklı güven, sevgi, saygı ve hoşgörü anlayışına yönelmiş olmasını memnuniyet verici bir gelişme olarak değerlendirmekteyiz.
Devleti ve milletiyle huzurlu ve Büyük Türkiye olmanın gereğinin bu yaklaşım olduğuna inanmaktayız.
Bu konuda bugüne kadar olumlu-olumsuz epeyce beyanlar verildi. Biz gelinen bu noktada hiçbir kimsenin bu konuyu şöyle yada böyle istismar etmesini istemiyoruz. "Anadilde Yayın Hakkının" kültürel bir hak olduğuna inanıyoruz ve bir halkın kendi dilini ve kültürünü yaşatmasını istemesinden ve mensubu bulunduğu devletin de buna imkan tanımasından daha tabii bir durumun olamayacağını düşünüyoruz. Bugün yapılmaya çalışılan da bundan ibarettir.
Yüz kırk yıldan bu yana havası, suyu, toprağı ve insanıyla kaynaştığımız Anadolu; bizim de öz yurdumuzdur, anavatanımızdır. Vatan edindiğimiz bu yurdun her karış toprağını korumak ve imar etmek bizim asli görevimiz olmuş ve olmaya da devam edecektir. Birlik ve beraberlik içerisinde olma anlayışı geçmişte olduğu gibi bundan sonra da birinci önceliğimiz olacaktır.
Hiç kimse bizim; Türkiye cumhuriyeti Devletinin üniter yapısına, Türk Milleti'nin birlik ve beraberliğine halel getirecek düşünce ve davranışlarda bulunacağımız vehabına kapılmamalıdır.
Çünkü kederde ve kıvançta, maddi ve manevi değerlerde Türk Ulusu ile aynı duygu ve düşünceleri paylaştığımızı Plevne'de, Balkanlarda, Trablusgarp'da, Yemen'de, Çanakkale'de ve Kurtuluş Savaşı'nın her cephesinde vatanımızın bağımsızlığı için can vererek ve Türkiye cumhuriyeti'nin her kademesinde bize verilen görevi en iyi bir şekilde yapmaya gayret ederek gösterdiğimize inanıyoruz. Biz kendimizi Türk Milleti'nden asla ayrı olarak görmedik ve görmeye de niyetimiz yoktur. Kader birliği ettiğimiz bütün vatandaşlarımız da bizim kardeşlerimizdir.
Tarihte eşine çok az rastlanan acımasız bir soykırım ve sürgünün sonucu Kafkasya'dan gelen atalarımız Anadolu'ya bin yılların birikimi olan kimlik ve kültürel değerlerini de beraberlerinde getirdiler. Bu değerler bütün insanlığın ortak değerleri olarak görülüp geliştirilmesi ve değerlendirilmesi gerektiği halde ne yazık ki gereken önem verilmediğinden günümüzde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Kafkas-Çerkes Kültürü de Dünya Kültür Bahçesi'nin nadide bir çiçeği olarak yerini almalıdır. Çünkü bu yerini alma Anadolu Kültür Bahçesi'nin daha da gelişmesine ve güzelleşmesine vesile olacaktır.
Bizim talebimiz sadece dilimizin ve kültürümüzün güzelliklerini insanlığa sunma fırsatının verilmesinden ibarettir. Bu fırsatın verileceğine dair emarelerin görülmeye başlamasından dolayı memnuniyetimizi belirtirken; bu vesile ile "Anadilde Yayın"a imkan veren yasaları çıkaran T.B.M.Meclisi'mize ve uygulamada gösterdikleri gayretlerinden dolayı da Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetine teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.12,06,2004

Adres: Gevher Nesibe Mah. Seyhan Sok. No:3/5 Mükremin ÖNER
Tel:222 78 17 Faks:231 64 13 KAYSERİ Yönetim Kurulu Başkanı

Etiketler:
anadilde yayın hakkında kayseri birleşik kafkasya derneğinin basın açıkla