PERİT KUBAN YANÇATORAL - GAZETECİLİĞİ BIRAKTI SAHNELERİN SULTANI OLDU
Gazeteciliği bıraktı sahnelerin sultanı oldu
Anadolu Ateşi'nden sonra Mustafa Erdoğan'ın en az onun kadar ses getiren projesi Troya, yoğun istek üzerine 70. kez seyirciyle buluştu. Bir yılda 350 bin izleyiciye ulaşan Troya, dünyanın neresinde sahnelenirse sahnelensin ayakta alkışlanıyor.
Anadolu Ateşi ekibinin Troya'sı dünyaya bu hikâyenin Anadolu topraklarına ait olduğunu da hatırlattı. Biz de sadece Türkiye'de değil dünyada da kapalı gişe sahnelenen Troya'nın geçen haftaki gösterisinden önce, baş dansçılarından Perit Kuban Yançatoral ile görüştük.
03-03-2009 - 5 kez okundu
Çünkü o, Troya hakkında araştırmalar yapan arkeolog Doç. Dr. Rüstem Aslan'a göre Yunan mitolojik kahramanı Aşil'e çok benziyor. Mustafa Erdoğan ise Yançatoral'ın, Aşil'i Troya filminin başrol oyuncusu Brad Pitt'ten daha iyi canlandırdığını düşünüyor. Namı ülke sınırlarını aşan Çerkez dansçı Yançatoral, Türkiye'deki Kafkaslıların gurur kaynağı. Tipik bir Çerkez genci olan Yançatoral, 5 yaşında Kafkas dansları üzerine eğitim almaya başlamış. Üniversite üçüncü sınıfa kadar da Ankara Kafkas Derneği'nde folklor oynamış. Gazi Üniversitesi Gazetecilik bölümü 3. sınıf öğrencisi iken Anadolu Ateşi'nin seçmelerinden haberdar olmuş. Başvuran 6 bin kişi arasından seçilen 60 kişiden biri olmuş. Eğitimini yarıda bırakıp, Mustafa Erdoğan'ın peşine takılmış. Dile kolay, tam 1.770 kez sahneye çıkmış. Dünyada gitmedik, görmedik yer bırakmamış. Sayısız kral, kraliçe, devlet başkanı ve ünlü sporcu karşısında dans etmiş. Ama Yançatoral, sadece annesi onu izlemeye geldiğinde heyecanlandığını söylüyor. 'Hayallerimi yaşıyorum.' diyen Yançatoral, kendisini Türkiye'deki birçok insandan daha şanslı görüyor. Hem dans edebildiği hem de ülkesini dünyada çok iyi temsil eden bir organizasyonun parçası olduğu için.
Her gösteride 2 kilo kaybediyor
Yançatoral'dan performanslarıyla beğeni toplayan Troya dansçıları hakkında bilgiler alıyoruz. Anadolu Ateşi'nde olduğu gibi Troya da yoğun temposu olan bir dans gösterisi. Savaş sahnelerinde dansçılar kılıç ve mızraklarla tehlikeli hareketler yapıyor. Öyle ki kılıçlar birbirine çarptığında çıkan kıvılcımları arka koltuktaki seyirciler bile görebiliyor. Bazı sahnelerde mızraklar havada uçuyor. Kimi dansçılar (biri Yançatoral) bir insan boyu zıplayıp dizleri üzerine zemine düşüyor ve tekrar ayağa kalkıp zıplamaya devam ediyor.
200 dansçı sahnede sürekli hareket halinde. Bazen bir taraftan çıkıp sahne arkasına geçen dansçının, 10 saniye içinde kıyafetini değiştirip diğer taraftan sahneye dönmesi ve yeni figürlerle dansa devam etmesi gerekiyor. Bu da sahne arkasında yoğun bir koşuşturmaya sebep oluyor. Zaten her bir gösteriden sonra dansçılar 2 kilo su kaybediyor. Bu sebeple bol bol soda içiyorlar ki terleyerek kaybettikleri minarelleri alabilsinler. Takviye olarak da potasyum ve magnezyum hapı içiyorlar.
Mustafa Erdoğan, bütün gösterilerde seyircilerin arasına karışıyor ve onlarla birlikte ekibini izliyor. Erdoğan'ın seyircilerin arasına geçmesi aklımıza "Anadolu Ateşi dansçıları, Mustafa Erdoğan için mi yoksa seyirci için mi dans ediyor?" sorusunu getiriyor. Buna Yançatoral'ın cevabı şöyle: "Benim için ikisi birden diyebilirim. Yaptığım şeyin Hoca tarafından beğenilmesi çok önemli. Hoca, çok zor beğenen biri çünkü. Sonuçta ona beğendirirseniz seyirci de beğenmiştir. O sebeple ben hem hoca hem de seyirci için dans ediyorum diyebilirim."
Hayalleri peşinde gidip üniversiteyi yarıda bırakan Yançatoral, bir gün aftan yararlanıp gazetecilik bölümünü bitirmek istiyor. "Gazetecilik diplomamı almak istiyorum." diyen Yançatoral'ın birçok sınıf arkadaşı halihazırda gazete ve televizyonlarda muhabir olarak çalışıyor.
GÜLİZAR BAKİ . http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=819991&title=gazeteciligi-birakti-sahnelerin-sultani-oldu
Etiketler:
perit kuban yançatoral - gazeteciliği bıraktı sahnelerin sultanı oldu