Böylesine hassas bir ortamda, ülkemizin geleceğine ilişkin kaygı taşıyan birçok vatandaşımız ve sivil toplum örgütümüz, süreci izlemekle yetinmiyor ve son merhalede kanaatini yüksek sesle dile getiriyor. Samsun BKD (Samsun Birleşik Kafkasya Derneği) olarak biz de uzun zamandır süreci ilgiyle takip ediyor ve referandum tercihlerinin toplumsal yansımalarını değerlendirmeye çalışıyoruz. Yapılması düşünülen değişikliklerin toplumumuza ve özelde hemşehrilerimize (Kafkasyalılara/Çerkeslere) etkilerini tartışıyor ve izlememiz gereken yol ile ilgili istişareler yapıyoruz.

Yaptığımız istişare ve değerlendirmeler neticesinde, Anayasa'da gerçekleştirilmesi düşünülen 26 maddelik mevcut değişikliğin, Türkiye'nin demokratikleşebilmesi adına yeterli olmadığı kanaatine varmış bulunuyoruz. Demokrasiye ve uzlaşma kültürüne gönül vermiş herkes ve her sivil toplum kuruluşu gibi biz de toplumun tüm kesimlerinin görüşünü belirttiği ve tamamının mutabakatı sonucu ortaya çıkacak yeni ve sivil bir anayasanın; hazırlanması, tartışılması ve hayata geçirilmesi gerektiği inancını taşıyoruz.

Türkiye'de yaşayan Kafkasyalılar/Çerkesler olarak; kişisel hakların ve özgürlüklerin anayasal güvence altına alındığı; demokrasinin, hukukun üstünlüğünün ve insan haklarının korunduğu; sivil ve çoğulcu bir yönetim anlayışına olanak sağlayacak bir ANAYASA talebimiz devam edecektir.

Bununla birlikte; Anayasa'nın toplumun bütün kesimlerini ilgilendirecek ölçüde ve özüne ilişkin olarak ilk kez halk eliyle değiştirilecek olmasının önemini de görmezden gelmemiz mümkün değildir.

Referanduma gidilmesi suretiyle değiştirilmesi düşünülen maddelerin yeni hallerinin, mevcut hallerine kıyasla daha demokratik olduğunu da belirtmek durumundayız.

Yapılması düşünülen değişikliklerle açılacak olan demokratikleşme kanalının, uzun vadede yapılacak daha kapsamlı yasal düzenlemelerle, özelde biz Kafkasyalıların/Çerkeslerin, genelde ise tüm etnik ve sosyal grupların, daha özgür hareket edebilmesi ve kendi kimliklerini korumalarına olanak sağlaması açısından önemli bir adım olacağına inanmaktayız.

Bizim için üzerinde durulması gereken bir diğer önemli nokta da içinde yaşadığımız coğrafyada çokça yapılan bir hataya düşülmemesi gerektiğidir. 12 Eylül'ün, bu topraklar üzerinde yaşayan insanların daha demokratik bir ülkede yaşamak isteyip istemediklerini oylayacakları önemli bir tarih olduğunu düşünüyoruz. Değişiklik paketinin içeriğine odaklanılması gerektiğini düşünüyor; 12 Eylül'ü, mevcut iktidarın başarı performansının ölçüleceği bir tarih olarak değerlendirmiyoruz.

Ve belki de hepsinden önemlisi, değişime yönelik toplumsal inancın artacak olmasını önemsiyoruz. Statükonun mu, demokratikleşmenin mi merkeze alınacağının tercih edilecek olmasının dahi bu referandumu son derece önemli kıldığını düşünüyoruz.

Mevcut kararımızın, daha demokratik ve özgür bir ülkede yaşama talebimizden kaynaklandığının anlaşılmasını ve hiçbir siyasi partinin yedeğinde olmadığımızın da bilinmesini istiyoruz.

Ve sonuçta, bir sivil toplum örgütlenmesi olarak, bireysel özgürlüklerin yüceltilmesinin sivil toplumu da yücelteceği gerçeğinden hareketle; 12 Eylül referandumunda YETMEZ AMA EVET diyoruz.

Sonucun, adı özgürlük mücadelesiyle özdeşleşmiş Kafkasya Halkları'na, Türkiye Cumhuriyeti'ne ve dolaylı etkileri bakımından da tüm dünyaya; özgürlük, demokrasi ve barış tohumları serpmesini ümit ediyoruz.

SAMSUN BİRLEŞİK KAFKASYA DERNEĞİ

Etiketler:
samsun birleşik kafkasya derneği