Amacı Çeçen- Oset çatışmasını körükleyerek, bu çatışmanın tüm Kuzey Kafkasya'ya yayılmasını sağlamak olan Rusya'nın son güvenlik stratejisi için yeni 11 Eylüllere ihtiyacı vardı; yeni katliamlarını meşrulaştırmak için... Yeraltı zenginliklerine sahip olma hırsları yüzünden Beslan da kullandıkları çeteler aracılığıyla çocukları katledenler, çocuklar üzerinden kitlelerde bilinç bulanıklığı yaratarak propaganda geliştirdiler. Aynı güçler, bir önceki katliamlarını daha önce Çeçenya'da uygulayanlardı. Bizler o zaman da duyarlıydık tıpkı Filistin de Irak da olduğu gibi...
Buna Karşılık "birileri" çıktı ve BİR ŞEY YAPMALI dedi. İlk olarak da Beslan'daki okul katliamını kullanarak tüm Kuzey Kafkas Halklarını birbirlerine kırdırmaya çalışanlara bir karşı duruş olarak Oset-Çeçen Dayanışma Kermesi'ni düzenledik. Halklara yönelik bu provakasyona dur demek ve BİZİ BİRBİRİMİZE DÜŞÜREMEYECEKSİNİZ demek için...
"Birileri" diye başladığınız yazınızda ki etkinlik; apoletsiz halktan insanlarin bagimsiz,sivil iradeleri ve girisimleri üzerine kurulu, yasal ve mesru kurumlarin destegiyle ve katilimiyla ÇEÇEN-OSET DAYANISMA ETKINLIGI-KERMESI başlığıyla yapildi. " Nereye ve hangi akla" hizmet ettiğimiz sorusunun cevabı ; sizler pek araştırmaya gerek duymasanız da, günlerdir malum katliamı kınamamız ve etkinliğin içeriğinde saklı ve kayıtlıdır.. Sizler esrarengiz söylemlerinizle muğlaklaştırmaya çalışsanız da amaç nettir ve etkinlik tüm dolayli-dolaysiz desteklere ve kösteklere rağmen yüksek bir katılımla ve zengin içeriğiyle masumane ve insanca müdahalelerin birliğiyle tamamlandi. Çeçenistan'ın ilk Cumhurbaşkanı şehit Dudayev'in eşi Alla Dudayeva, "Çeçen ve Oset halkları kardeştir. Biz nasıl savaşta ölen 42 bin Çeçen çocuğu için gözyaşı döküyorsak, aynı gözyaşını Beslan'da öldürülen Oset çocukları için de döktük. Bu olay tamamen bir Rus provokasyonudur" derken, Oset hemşehrimiz Kemal Eyidoğan da "Biz Osetler Çeçenleri seviyoruz, onların bağımsızlık mücadelesini destekliyoruz.... Aynı duyguları bağımsız bir Osetya için de besliyorum" dedi. Katılımcılardan Sayın Muktedir İlhan, M.Nüzhet Çetinbaş, Nartajans, Kafkasya Forumu ve bağlı oldukları vakıf ve dernekler katliamı günlerce lanetlemiş, olayın görünmeyen yüzünü sorgulamışlar ve kamuoyuyla paylaşmışlardır. Toplumumuzun -eksik arayan ve eksigi öne çikaran- geçmiste o bilinen yaklasimıyla, hatırı sayılır ilişkilerin ve emeklerin, "davetiye" v.b.krizler ve suni ayrımlarla içini boşaltmalarının doğru olmadığını düşünmekteyiz.
Kuzey Kafkas Halkları'na alçakça yapılan saldırılardan biri olan BESLAN KATLİAMINI ve olabilecekleri kınamak icin kimsenin icazetine veya izninine gerek olmadigını düsünmekteyiz. Tıpkı Irak'da ki katliamı kınamak için Iraklılar dan izin almadığımız gibi. Ayrıca herkes kadar size de duyuruldu, Kuzey Kafkasya nın parçası olarak gördüğümüz bir halka veya onun temsilcisi olduğunu söyleyenlere ayrı bir davetiye göndermedik. Başsağlığı dileklerimizin nezaketli olma ölçüsü, herşeye rağmen günlerdir yazılar ve duyurularla yarattığımız kamuoyuna etkinlik düzenleyebilmektir... Etkinliğe katıldıktan sonra, davetiye gelmediğini belirtseydiniz, bunu ihmal olarak değerlendirir, üzülmek ve özür dilemek için zaman ayırabilirdik. Fakat Kuzey Kafkasya nın tüm parçalarının yer aldığı bu etkinlikte sadece bu yazıyı yazanlar yoktu. Gelemeyen kesimler tebrik ettiler, kınayan sadece siz oldunuz.. Peki, ÖNCE BARIŞ dememelimiydik? Sizlerin aramızda olmamanız gibi kayıplarımızın da yokluğu onların gıyabında anılmalarını engelliyormu Sizce manevi bir köprüde kurulamaz mıydı ? Sizler daha hala öfke ve savaş nidaları atarken Osetyada yetkililer barış ve elele olduklarını söylüyorlar bu resmi açıklama sizi bağlamıyorsa siz kimlerin temsilcisisiniz ? Haberiniz yoksa sizi Onlarda mı önemsememiş ?
Türkiye de Osetler'i temsil eden tek kurumun Alan Kültür ve Yardım Vakfı olduğunu, etkinliğe katılan diğer kesimleri aklıevvellikle suçlamışsınız!!! Evet, sadece kurum olarak temsil yetkinizin olması, bütün insani girişimlerin tekelinizde olduğu anlamına gelmiyor. Etkinliği kurumunuz adına değil, Oset ve Çeçen Halklarının Kardeşliği adına yaptık. Bu amacın bu dönemde sizi pek ilgilendirmediği yazdıklarınızda oldukça belirgin...
Sizin deyiminizle; "masum Çeçenlere bile tahammül edemeyecek, ekilen bu nefret tohumları ile büyümek zorunda bırakılan bu çocuklar....." Evet işte tam bu yüzden, olan gerçeklikten uzaklaşıp olması gereken doğruya yöneldik: ACILARINA ORTAK ve GELECEKLERİNDEN SORUMLU OLDUĞUMUZ OSET ve ÇEÇEN ÇOCUKLARI KARDEŞTİR dedik, o fesat tohumlarıyla büyümesinler; birbirlerinden, kendi öz kardeşlerinden nefret etmesinler diye.... Büyükleri gibi haberdar olmadıkları güçlerin oyununa gelmemeyi öğretmek için, büyükleri gibi birbirlerine süphe ile değil kardeşçe bakmayı öğretmek için.... Bunu da devlet, dernek veya başka bir statükocu anlayış istediği kadar veya istediği zaman ÇERKES OLUNUR güdümlü kurgulaması dışında bir sivil mantıkla yaptık Bu yanıltma mıdır, oyun mudur, göz boyama mıdır? Bizce bu güvensiz sorgulamaları yapanlar büyük bir oyunun içindeler farkında olmadan. Acaba KENDİLERİNDEN olanlara bile güvenmemekle bilmeden de olsa kimlerin ekmeğine yağ sürülmektedir? YENİYİ KABUL ETMEK ZOR,REDDETMEK KOLAYDIR...
Rus Devleti nin stratejistleri bile söyle bir durup düsündüklerinde; Çeçenler'i ve benzer sorunlu kesimleri toplumun aydinlari sahiplenmediginde, meydan ya mafyaya ya da dini örgütlere kalmakta. Kuzey Kafkasyali nin beyni bu tür GÜDÜMLÜ rantçi kesimlerin arka bahçesi olmamali. Sorunun çözümü Oset, Çeçen, Adige, Abhaz, Türk ve Rus aydinlarinin ortak girisimi ve isbirligiyle çözülebilecektir. Tekellerin ve onlarin devletlerinin bu bölgeye petrol ve dogalgaz getirisi adina saldirmalarina, öncelikle o bölgenin halklari dayanismalariyla yanit vermelidir. Bu dayanisma irksal ve dinsel merkezli degil, insani merkezli olmalidir. Bedeli ne olursa olsun haklının yaninda cesaretle yer alabilenler hayatı dönüştürmek konusunda konusmaya hak kazanabilirler. Uzakta veya yanıbaşında oluşabilen her çirkinlige HAYIR diyebilmektir INSAN OLMAK... Hiçbir ego Oset veya Çeçen bir çocugun insanca büyüme hakkindan daha önemli olamaz!!!
Yönetiminin insiyatifinde olmadığını düşündüğümüz ve bilgi eksikliği ile yazılmış bu yazıyı ağır uslübünden dolayı kınıyoruz. Sizi ne rahatsız etti daha açık olun cevaplayalım ama öfke ve hakaret dolu yazınız yüzünden hiç birşey anlamadık. Tüm yazı boyunca suçlama ve ağır ithamlarda bulunarak bu barış dayanışmasını kötülemenizi konu hakkında fazla araştırma yapmadan, yaşadığımız katliamın acıları nedeniyle ani tepkiler vermenize bağlıyoruz. Oysaki kurum olarak Alan Kültür ve Yardım Vakfı etkinlikten fax duyurusu aracılığıyla haberdar edilmiştir. Bireysel bihaberliğinizi gene bizi değil kendi iletişim ağınızı sorgulayarak anlayabilirsiniz. Eleştirilmesi gereken zihniyet barış girişimlerine kulaklarını tıkayan, daha sonra da zeminsiz eleştiriler getiren zihniyettir. Bizce bu etkinlik, siz ve Çeçen Dernekleri önderliğinde, diğer tüm dostların desteğiyle düzenlemeliydi ve tüm dünya bunu duymalıydı. Sizlerin kamuoyu oluşturmak adına basın açıklamaları haricinde yaptığınız geniş katılımlı etkinlikleri sıralamanızı ve bizleri katılmadığımızdan dolayı eleştirmenizi istiyoruz. Siz şimdiye kadar neler yaptınız da biz katılmadık?
Ne için özür dileyeceğiz? Bağımsızlık mücadelesinde ölen Çeçen çocuklar, Beslan'da ölen Asetin çocuklar, İsrail'de Filistin'de, Irak'ta, ve tüm savaşların masum kurbanları, tüm çocuklar bizim çocuklarımızdır dediğimiz için mi Tüm dünya çocukları kardeştir dediğimiz için mi Barış istediğimiz için mi, bizleri birbirimize düşüren bu propogandaya dur dediğimiz için mi
Özür dilemeyeceğiz. Aksine, bizler iyi bir şey yaptığımıza inanıyoruz, özür dilemesi gerekenler bu tür barışçıl eylemlere destek olmak yerine masa başından ithamlarda bulunanlardır. Ve kendimizle gurur duyuyoruz, birilerinin dümen suyuna gitmedik, boyun eğmedik ve barış için, çocuklar için güzel bir adım attık...Sizlerinde bu konuda attığı her adımı koşulsuzca destekleriz.
Hem düzenlediğimiz etkinlik hem de yazınıza bu tür uzun bir yazıyla yanıt vermek sizi de ciddiye aldığımızı göstergesidir. Bu ciddiyette düzeyli ilişkilerimizle ve söylemlerimizle devam etmeyi öneriyoruz. Barış sürecinin içinde olmak hatta önderlik yapmak gibi bir kaygınız oluşmadığı sürece bundan sonraki hiçbir eleştiriniz veya girişiminiz tarafımızca ciddiye alınıp yanıtlanmayacaktır.
Son cümlenize istinaden; "Çeçenistan da huzurlu günlerin gelmesi, bu huzurun tüm Kafkasya'yı sarması ve Çeçen Halkı'nın bu şer odaklarını kendi lanetlerinde boğması dileğiyle;"

YAŞASIN ÇEÇEN-OSET DAYANIŞMASI
ÇEÇENLER, OSETLER YALNIZ DEĞİLDİR...
DÜNYA ÇOCUKLARI KARDEŞTİR, OSET-ÇEÇEN ÇOCUKLARI DA...
YAŞASIN ÖZGÜR BAĞIMSIZ BİRLEŞİK KAFKASYA...

DAYANIŞMA YOLUMUZ AÇIK OLSUN...

TÜM KUZEY KAFKASYA NIN GELECEĞİ ADINA,

NARTAJANS ÜYELERİ-DAYANIŞMACILAR

Etiketler:
birkaç kişiden ibaret olumsuzlamaya fax a yanıt