1 kez okundu
çok ülkeler gezmiş dervişin mektubuna c
sıyrılır ebedi yalnızlığı ummanın.
bulutlar nurla dans etmeye başlar
sonsuzluk çiğ tanesi gibi toprakta kaybettirir kendini
kim bilir kaçıncı yolculuğuna çıkar bu hasret...
..............................
masallar dağını yitirir
yıldızlar gökyüzünden kaymaya başlar
yeşile vurur meşe ağacı ilahi yüzünü
sancılı günler boğar, hayatın en anlamlı günlerinde sevinçleri.
sel olur aşkın yaralı yanı.
kavuşmak bin bir kelimelere sığar mı
her anı değişir büyülü dansın.
geçmiş, ayak parmakları arasında gider gelir
her farklı görüntüde
bu ben miyim denen uzun bir yolculuk başlar
bir nehir dağları yerinden koparır.
hep aranan bir adrestir, anne sıcaklığında ülke.
kayıtsız bir çığlık gibi işte orada bekler seni.
kime sürsen yangın yüzünü, bu tarifsiz hasreti
o vakit alır seni uzaklar.
gitmekle kalmak utangaç ve onurlu bir adam gibidir...
salgında kaybedilen geçmişin ilahi yanına bir anlam veremezsin.
uzak yollardan duyulan çığlıklar, yönünü yitirmiş gemiler gibi
ay o bildik yüzünü sana göstermez.
ellerinin arasında filizlenen kazbek çiçekleri gibi
torbanda zamana adanan bir söz yoktur artık.
kabul edilmesi güç
nice yıllardır seni bekleyen bir adrestir vatan...