1 kez okundu
(KARAKIZA)
(KARAKIZA)
Bir vatan var benim ömrümde bildiğim
Kan çiçekleri ve mızıka sesiyle yıkanmış
Bir vatan var benim ömrümde bildiğim
En nadide çiçekleri dört bir yana savrulmuş
Bir vatan var benim ömrümde tek bildiğim
Ne gülen cocukları, ne oynayan delikanlıları
Ne fısıldaşan kuşları, yarışan atları kalmış
Her güz dönümünde solan Nergizler gibi
Çekip gitmişler veya koparılmışlar
Şu hasret denen zehirli akrep
Şu ayrılık denen kahpe gurbete
Şu bilinmez zaman bilinmez mekana
Çekip gitmişler sessizce , usulca
Geride ne bir iz ,ne bir isim ,ne bir toz
Sadece kahır , sadece sabır
Sadece yürekten gelen ahh gibi bir his
Bir vatan var benim ömrümde bildiğim
Geceleri barut , gündüzleri kan kokan
* *
Bilmem kaç yıl, kaç bin kahır ay
Kaç milyon puslu gece geçti aradan
Ne geçen zaman yıprattı beni
Ne tükenen ömürler , ne kaybolan umutlar
Sürgün bile ağır değildi
Karayağız bir esmere vurgunluğum kadar
* *
Ve şimdi aç bir militandır dağlarda sevdam
Sana vurgun, sana hasret , sana yenik ve sana aç
Kapanır gözlerim yorgun , huzursuz , tedirgin
Ömrüm son nefesini verir ıssız yarlarda
Mağrur , gururlu , yalnız , sana yenik ve sensiz
Ne ismim kalır , ne cismim bu diyarlarda
Sana ezik , sana boynu bükük , ve sana vurgun
Coşkun GENEL