1 kez okundu
AĞLAMA ARTIK THA
Dur da bir bak memleketin seyrine:
Bak,
Orda senin oğlun can veriyor.
Şu, denizde çırpınan,
Senin baban.
Elleri kesik,
Ayağı çıplak,
Eteği yırtık,
Senin anan.
Durmadan dua eden,
Yemeyen,
İçmeyen,
Uyumayan,
Dua eden,
Durmadan,
Durmadan,
Senin deden...
Göğsünde kurşun,
Şahadet getiren,
Senin ninen.
Saçlarını kesmişler,
Ellerine vermişler,
Kan gibi akmış ellerinden telleri,
Suya düşmüş,
Balık almış,
Karşı kıyılara varmış.
Kapamış gözlerini,
Kaldırmış başını:
“Beni de al Tha!â€Â
Bu yalvaran senin kızın...
Yerde yatan,
Gözleri açık,
Senin.
Ayaklarına sarılmış,
Isıtabilmek için soğuyan bedenini,
Ağlayan,
Ağlayanlar senin.
Anasının vücudundan arda kalan bir küçük kemiği tutmuş sıkı sıkı,
Karşı kıyıların duyabildiğince bağıran:
“Kurtar bizi Tanrım,
Kurtar bizi büyük Tha!â€Â
Senin atan.
Göğsünü kesip atmışlar,
Bebeği ağlamakta,
Kendi inlemekte,
Senin gelinin...
Bu deniz niye kırmızı sanırsın?
Bu yağmur neden yağıyor?
Bu kadın,
Neden isyan etmekte böyle:
“Ağlama Tanrım,
Yeter,
Yardım et artık.
Canım yanıyor.
Tüm alıştıklarımı aldın benden:
Toprağım, insanım, malım, mülküm, yatağım...
Geride kaldı hepsi,
Kalsın!
Ayaklarımı aldın.
Geride bıraktım onları,
Kalsın!
Gözlerimi aldın,
Artık bakacak bir şey yok zaten.
İstemem,
Kalsın!
Sevdiğimi aldın,
Yüreğim yandı,
Anlamsız kaldım.
‘Al canımı' dedim,
Almadın.
Geride bıraktım yüreğimi,
O da kalsın!
Ama yeter,
Ağlama artık, yeter.
Yarama değen her damlada
Canım bir kez daha yanıyor.
Acıtıyor bileklerimi bu yağmur.
İşkence bize mi hak?
Canım yanıyor Tanrım,
Yardım et artık...â€Â
Her 21 Mayıs'ta
Yağmur yağdı sonra.
Her yağmurda
Biz durup
Memlekete baktık.
Her bakışta bir karanfil bıraktık.
Denizin aldığı her karanfilde
Bir gözyaşı düşürdük denize.
Ey büyük Karadeniz,
Ey büyük mezarımız,
Söyle Tha'ya ağlamasın artık,
Yeter!
Canlar yanıyor...