1 kez okundu
Aşk'ım 2
Bir temmuz günü tanıdım o'nu.
Vakit öğlen vakti,
Çatlak dudaklarındaki samimiyeti,
Sıcaklığı hissettim,
Gökyüzüne dua ederken.
Esmer yüreğindeki yangının büyüklüğünü,
O'na olan aşkının kutsallığını gördüm.
Ve aydınlık yüzündeki tedirginliği.
Asker yolu bekleyen bir anne gibi,
şevkat besliyordu,
Umutla karışık...
Yeni oyuncağına sarılıp yatan çocuk gibi masum.
Omuzlarındaki yükün ağırlığı,
İçine çöken korkunun büyüklüğü,
Sararan benzine yansımıştı.
Çizgi çizgi..
İşte yanarken böyle,
Uçsuz bucaksız bir sevgiyle,
Bir vuslatın mutlu yüzünü gördüm.
Yere düşen ilk damla...
İlk öpücük...
Ve bu koku.
Ölümsüz bir aşkın kokusu,
Hasretin vuslata erdiği an.
Toprak...
Toprağın kokusu.
İşte o an aşık oldum toprağa,
Çisil çisil yağan yağmurun dilini konuşuyordu,
Her damla bir sevda türküsüne ezgi,
Her damla bir dua ya rahmet,
Ölümsüz bir aşkın lisanını duydum,
Tercümansız...
İşte o günden beri,
Ne zaman yağmur yağsa,
Islanmak ister yüreğim,
Ne zaman yağmur yağsa,
Eşlik ederim ona elimde olmadan.
Ve ne zaman yağmur yağsa,
Sevgilim gelir aklıma.
Ellerimi açarım gök yüzüne,
Toprağın duasını ederim,
Yüreğmin diliyle,
Ve çok geçmeden zaman,
Gözlerim yüreğimin beklediği yağmuru verir,
İlk damlayla tutarım,dileklerimi...
Sevdadan yana....
Aşktan yana...