NART
NART

GİRİŞ
Kullanıcı Adı

Şifre





>Üye Değilim     >Şifremi Unuttum

ETİKET BULUTU

MÜZİK ÇALAR
4WORED3.MP3
13
3
4WORED1.MP3
2

Nart Ajans Reklam
1 kez okundu
*BİR İNFAZ ÖYKÜSÜ

Geçtim arşın üzerinden dünyaya veda ettim.
Mertlik yoluna diye kendimi feda ettim.
O toy delikanlım daha, mürüvvetini görmeden
Dünyayı kendime bir mezar ettim.

Bir bardak çaya iki şeker atardım.
Bazen aç, bazen tok yatardım.
Garip geldim dünyaya gariban gidiyorum.
Yüreğimdeki kini, nefreti siliyorum.

Zaman akmış, saat dönmüş, gelmiş gece yarısı.
Yer siyah, âlem siyah; gök kömür karası.
Köşede bir dilenci:-Allah rızası diye açmış elini,
Yalvararak, ağlayarak kazanmak istiyor ekmeğini.
Bu zalim dünyada ekmek parası kazanmak zor.
Yalan, dolan, sahtekârlık, namussuzluk bol.
Boş duvar arkasında çıktı iki serseri tutmuşlar kadını
Kadın yanından uzaklaştırmaya çalışıyor namus canavarlarını.
Hemen bağırdım:'yok mu? Sizde Allah korkusu utanacak'
Birden irkildiler.' hadi işine be sana mı kaldı soracak? '
Sinirlendim çektim tabancamı; biri tabana kuvvet kaçtı.
Diğeri aldırış bile etmeden kadının saçını, başını açtı.
‘Bre şerefsizler' dedim bastım, bastım tetiğe.
Önümde diz çöktü, yığılıp kaldı yere.


Mahpus damı sisli sordu kader mahkûmları.' suçun ne? '
Hızlıca bağırdım:'kapayın çenenizi sormak size mi kaldı be? '
Kapı gıcırdadı. Kısa boylu gardiyan yanına çağırdı beni.
—Yarın mahkemen var unutma ha unutma emi...
Daldım uykuya rüyamda gördüm peygamber aleyhselamı
—Kaçma benden –dedi. *Allah verecek senin mükâfatını *
Tamam dedim işte Rabbim kurtaracak beni.
Sabaha kadar sevincimden zor zapt ettim kendimi.
Sabah rüyanın etkisi ile uyandım aç vardım mahkemeye.
İki çavuş yanımda oturdum sanık sandalyeye.
Hâkim bağırdı:* çağırın avukatı ve şahitleri *
Ağzında bol kelimeyle savcı verdi ölüm haberi.
Şaşırdım ne olacaktı acaba benim halim?
Ne avukat var ne bir şahit mahvoldun garibim.
Hâkim kalktı* karar* deyip hınçla kırdı kalemini.
Tuttu kolumdan iki çavuş taktı bileğime kelepçeyi.

Sabah namazı bir ses:* kalk infaz vaktin geldi *
Ürpererek kalktım. ‘Koridora çık; elbiseni giy' dedi.
Giydim kalbim çarpa, çarpa iki paçavra elbiseyi
Gardiyan:'çıkar onları giy şu ahretlik gömleğini'

Loş ışığın altında geçerken koridordan,
Karşıma çıktı iri, yarı; korkunç yüzlü bir adam
*Düş önüme* diye bağırdı. *ölümün yakın gidelim darağacına*
Beyaz cüppeli bir imam ağzında besmele çıkardı beni darağacına
Sordu gardiyan yok mu? Senin akraban helal alacak.
*Yok* dedim bana acıyıp, ölümümden telaşlanacak.
Yağlı kendiri geçirince boğazıma,
Soğuk terler boşandı, titreyen alnıma.
Vurdu gardiyan bir tekme, iskemle yere düştü.
Sıkıştı boğazım, çırpındı bacaklarım, kollarım yana düştü.

YORUMLAR
Yorum yapmak için giriş yapın...