Cumhuriyeti’nin ilk yıllarındaki etkin olan ulusalcılık akımının etkileri sonucu 1924 anayasası, yürürlüğe girmesi ile birlikte Anadolu’da var olan çok dilli kültürel yapıya ciddi zararlar vermeye başlamıştır. Bu durumdan en çok etkilenen dillerden biri de Adıge dili olmuştur. Bugün yalnızca Adıge (Çerkes) toplumunun değil, dünyada dillerin kaybolması ile birlikte insanlık mirasının eksileceğini fark eden bilim insanlarının da üzerinde durduğu bir konu olan kaybolmakta olan dillerin yaşatılması alanında birçok çalışmalar yapan Ancak insanlığın yeni dikkatini çeken bu alanda yürütülen çalışmaların meyvesini vermesinin nesiller boyu istikrarlı çalışmaların devam etmesine bağlı olacağı bu günde gözden kaçırmamak gerekir. Adıgecenin yeniden nesiller arası iletişim aracı olarak kullanılması için gereken bu koşullar sağlandığında dilin yeniden canlanması, işlevselliğinin gelişmesi ve güncellenerek günümüz ihtiyaçlarını karşılar hale gelmesi de sağlanabilir. Yeniden tohumlarından yetiştirilen bir meyve ağacının ilk meyvelerinin görülebilmesinin 5-10 yıl gibi bir süre gerektirmesi gibi, henüz çok yeni sayılabilecek ve çeyrek yüzyıldan az bir süredir gerçekleşen bazı olumlu gelişmelerin Adıge diline kazandıracağı meyveleri görmek için de biraz daha sabırlı olmalıyız. Ancak bu süreç içerisinde Adıge halkına büyük bir sorumluluk düşmektedir. Meyvelerin yeşermesi için nasıl ki ağacın fidanın sulanması gübrelenmesi vb. bakımlara ihtiyacı varsa Adıge dilinin de yeniden yeşermesi için Adıge toplumun da bu dili sulamasına gübrelemesine ihtiyacı vardır. Yani Adıge dilini kullanmaya özen gösterilmesi, bu dilde eserler üretmeye gayret edilmesi, bilenlerin çocuklarına bildiklerini öğretmesi, yalnızca konuşabilenlerin mutlaka okuma yazma öğrenmesi, bilmeyenlerin de doğrudan literatür dilini öğrenmeye gayret etmesi gerekmektedir. Dolayısıyla tüm Adıgelerin bir şekilde, ama okullar aracılığıyla, ama derneklerde ve/veya halk eğitim merkezleri, üniversitelerin açtığı özel kurslar gibi çeşitli kanallardan Adıge alfabesini, okuma ve yazmayı öğrenmesi gerekmektedir. -Diller doğar, yaşar, değişir ve bazen ölür. Önemli olan dillere de, insanlara olduğu gibi yaşam hakkı tanımak. Bzexer keh'u, yağaş`e, zizeblexu, zağoriy mel'ejı. Wayimığer bzexemiy s'ıfxeme yafede psawunığemc'e aha zera`er kubgurıonır arı (najeberk)