K. PAUL SEUHMAN NEREYE KOŞUYOR_...
Grup üyelerine not...
Çatışma üslubunu sevmeyen ve rahatsız olanlar lütfen bu yazının devamını okumadan hemen silsinler.
Teşekkürler.
E.K.
---------------------------------------------------------------
K. Paul Seuhman nereye koşuyor?...
Türkiye'de o cemaatten bu cemaate kapı kapı dolaşarak maişetini temin ederken, ekonomik krizin iş kapılarını azaltmasıyla uzun bir süre 'boşta kalan' ve sonrasında "dincilerden" beslenmenin getirdiği alışkanlıkla olsa gerek hızını alamayıp -biraz uzakta da olsa- kendine yeni bir "dinci" patron bularak Kanada kilisesinin şefkatli(!) kollarına sığınan Kuban Uğur İlhan, yeni "dinci" patronlarını daha bir mutmain kılabilmek için ikinci adını ve soyadını da değiştirdikten sonra iki yıldır "Kuban Paul Seuhmann" kimliğiyle karşımıza arz-ı endam eyler oldu.
Kendi bileceği iş, kimsenin tercihlerini yargılayacak halimiz yok.
Yukarıda, zik zaklı hayat hikayesinden bir kaç kilometre taşı sunduğumuz bu nevzuhur ehl-i salip arkadaş, faaliyetlerine dahil olmaktan gurur duyduğum Ajans Kafkas'ı, yönettiği 'misyoner sitesi'nde yazı konusu yaparak "Ajans Kafkas nereye koşuyor?" diye sormuş. Tabii altına da bir sürü zırva doldurmuş...
19-10-2004 - 3616 kez okundu
Herşeye rağmen bunu da yadırgamıyorum; bilirim ki bu işler hep böyledir...
İş yapıyor, malınızı pazara çıkartıyorsanız, elbette "bu nedir" diye soranlar da çıkacaktır.
Ama, kendinde soru sorma hak ve yetkisini görenler, alacakları cevaba ve kontr sorulara da hazır olmalıdırlar. Sıkıştıran soru ve cevaplar karşısında da konunun özünü atlayıp, tali konuları öne çıkarıp, ciyak ciyak bağırıp, asıl konuyu gürültüye getirerek meydandan tüyme yolunu seçmemelidirler. Ya sonuna kadar söylediği sözlerin arkasında durmalıdırlar, ya da nefsi el vermese de özür diledikten sonra çekip gitmelidirler.
Bu notu, Kuban Paul Seuhman'ın bu yazıda kullandığım üslubu bahane ederek konuyu tartışmaktan kaçacağını bildiğim için, kendisini bu tartışmanın içinde kalmaya zorlamak maksadıyla bilhassa peşin peşin yazıyorum.
***
Bu notu düştükten sonra Seuhman'ın sorusunda küçük bir düzeltme yapıp kendisine yönelteceğim...
Birinin "nereye koştuğunu" anlamak için, önce "nereden koştuğuna" bakmak lazım diye düşünüyorum. Nitekim bu, "nere.." ve "koşmak" sözcüklerini içeren soruların başlık olduğu makale ve kitaplar, ilhamlarını hep Emin Çölaşan'ın o meşhur "Turgut nereden koşuyor?" adlı kitabından aldılar sanırım. Çölaşan o zaman soruyu maksadına uygun olarak doğru sormuştu; hesab ediyordu ki, "Turgut"un nereden koştuğunu tespit edebilirse, kaptırdığı o hızla nerelere doğru yol alabileceğini de bulabilirdi....
Çölaşan aradığını buldumu, bulamadı mı orasını bilemiyorum; ama ben aşağı yukarı sözü istediğim noktaya getirdim galiba.
Kısaca, 'Ajans Kafkas'ın nereye koştuğu' değerlendirmesini varsın herkes kendi yapsın.
Biz hazır yukarıda Seuhman'ın "nereden koştuğu" hakkında bir şeyler söylemişken "nereye koştuğu" hakkında da kısa bir değerlendirme yapalım istiyorum.
Evet, en başta yazdığım özet hikayesini dikkate alırsak, sizce Kuban Paul Seuhman nereye koşuyor?
Bence cevap çok net, sizi yormadan ben söyleyeyim: "Yem borusu nereden çalarsa, oraya koşuyor."
Biraz açarsak...
Dün Türkiye'de islami cemaatlerin içindeydi, onların politikalarına uygun işler yapıyor, filmler çekiyordu (hatta Türkçü bir filmde başrol bile oynamıştı)...
Bugün "papazı buldu", Kanada'da misyonerlerle kol kola girip internet üzerinden "Çerkesleri kancalamak" için uğraş veriyor...
Yarın da -Allahü alem- Tibet'te turuncu elbiseli budist rahiplerle veya Japonya'da şintoistlerle ayine çıkarken görebiliriz kendisini.
Nereden mi biliyorum?
Çünkü geçmişini günümüze bağlayan doğrultu oralara uzanıyor.
Nerede olacağının göstergesi, "yem borusunun" kimin elinde olduğu.
....
Lafı daha fazla uzatmadan Kuban'ın yaptığımız haberlere yönelik değerlendirmelerine gelirsek...
Seuhman "haberciliğin temel kuralı tarafsızlıktır" diyerek Ajans Kafkas'ı tarafsız olmamakla eleştirmiş yazısında.
Ajans Kafkas'ın seçimler sonrasında muhalefet liderlerinden Ankuab ve Bagapş'la yaptığı röportajlardan sonra iktidar kanadıyla da bir röportaj yapmamasını eleştirmiş ve "iki tarafa da mikrofon uzatmalıydınız" buyurarak(!) aklınca açığımızı yakalamış ve oradan yüklenmeye çalışmış.
Ne adına söylüyor bunu?
İlkeli habercilik adına.
Yani?
Yanisi, kendisinin yönettiği sitede daha önce defalarca ırzına geçtiği "tarafsızlık" denen ilke adına.
Kendisi, ismini, cismini bilmediği, hayatında yüzünü görmediği Hacı Bayram Bolat hakkındaki "bazı odaklarca üretilen" küfürnameleri, iftiranameleri, utanmadan, arlanmadan sütunlarına taşırken, bu "tarafsızlık ilkesini" nedense hiç hatırlamıyordu bile.
Üstelik "bir yerlerinden" uydurduğu "yasaları iyi bilen uyanık eroinman" senaryolarıyla H. Bayram Bolat'ı zor duruma düşürebilmek için elinden gelen kahpeliği de yapıyordu.
Hacı Bayram Bolat'a kuduz gibi saldırdığı o günlerde nedense bugün bize yüklenmek için bahane ettiği tarafsızlık ilkesini hiç hatırlamıyordu bay Seuhman.
Tam bir İkiyüzlü. Hacı Bayram Bolat'ın çarşaf çarşaf yayınladığı cevaplardan birine olsun yer vermeyi düşünmemişti o zaman sitesinde.
Kaldı ki, o baştacı ettiği iftiraları yazanlar yaptıklarından utandı, yazdıkları iftiranameleri kendi sitelerinden kaldırdı (teslim etmek lazım ki bu da bir erdemdir) ama bu Seuhman denen adam "kaynağından iptal edilmiş" bu dedikoduları mikrop gibi çevresine yaymaya devam etti.
Tam bir iftira jeneratörü gibi çalıştı.
Tam bir iftiracı kuyrukçusu kesildi..
Şimdi de kalkmış bize tarafsızlık dersi veriyor.
Hadi oradan.
Üstelik, yazdığı müsvedde bile olamayacak yazının altına yine "bir yerlerinden" uydurduğu sözlerden birini ekleyerek kendini "ahlaksız" olarak nitelendirdiğinin farkına bile varamayacak kadar da hafızası zayıf bu iftiracı adamın.
Bakın Ajans Kafkas'a saldırdığı o yazısının altında ne demiş Seuhman: "Çerkes, haklıya da haksıza da söz hakkı veren ahlaka sahip olandır. (Kuban)"
İçimden daha ağır şeyler söylemek geçiyor ama kendime mukayyet olacağım..
Be adam,
Hacı Bayram'a karşı yaptığın yargısız infazlardan sonra ettiğin bu söz kendi ahlaksızlığının yedi düvele ilanından başka ne anlama geliyor şimdi?
Boşuna dememişler, şaşkın ördekten tersinden dalar diye.
...
Bay Seuhman,
Kusura bakmayın ama biz senin ahlaksızlığınla ahlaklanamayız.
Bugün böyle yap, yarın işine gelmedi tam tersini savun.
Sen yapınca caiz, başkası yapınca da tu kaka...
Tam bir ikiyüzlülük, tam bir oportünizm.
Korkarım ki sen bu ahlakınla, günahlarından arınmak için önüne diz çöktüğün gariban papazları bile yoldan çıkartırsın.
***
Bizim özümüz, sözümüz birdir bay Seuhman.
Sen ve dostların gibi ikiyüzlü olamayız.
Kimseyle gizli göbek bağımız yok, nasıl görünüyorsak aynen öyleyiz.
Evet, Ajans Kafkas olarak biz Bagapş ve Ankuab'la birer röportaj yaptık.
Ve görüşmeler okuyucuya klasik haber formatında değil, röportaj formatında sunuldu.
Zaten usul öyle değil midir?
Röportajı yapan, konuya damdan düşer gibi girmemek için genelde bir sunuş yazısı yazmaz mı ?
Röportajcı bu sunum yazısında üzerinde duracağı konu ve görüşmeyi yaptığı kişi ile ilgili bilgiler aktarmaz mı ?Burada kendi gözlemlerini belirtip, isterse üzerinde yorum yapamaz mı ?
Elbette yapar.
Okuyucular da angut olmadığı için (gerçi görünen o ki bir iki istisna olabiliyormuş) neresinin yorum, neresinin haber, neresinin röportaj olduğunu pekala anlarlar.
Ne yani, bir de yapılan her işin başına ayrıca "bu yorumdur", "bu haberdir", "bu karikatürdür", "bu hikayedir" diye not mu düşeceğiz?
Böyleleri bizim haberlerimizi okumasa inanın daha çok memnun oluruz. Bizim de, Kafkasya'nın da geri zekalı okuyucuya gerçekten hiç ihtiyacı yok.
Basın-Yayın mezunu olduğun halde bunları bilmediğine göre Türkiye'de niçin işsiz kaldığının sebeplerini de başka yerlerde aramıyorsundur umarım bay Seuhman.
...
Sonra bir diğer husus; evet, biz Abhazya'daki iktidar kanadıyla özel bir röportaj yapmadık, ama iktidardakilerin bütün açıklamalarını ve yaptıkları işleri, hiç birini ayırmadan haber formatında hazırladık ve okuyucularımıza sunduk. Yani okuyucumuza karşı sonuna kadar dürüst davrandık bay Seuhman. Abhazya seçimlerini Ajans Kafkas'tan takip edenler herşeyden haberdar oldular ve hatta bilmedikleri çok şeyi de öğrendiler...
Biz olmasak çoğunluk bir şeyden haberdar bile olmayacaktı. Bazı merkezlerin bilgi eksikliğinden kaynaklanan yazılarıyla camia dezenforme edilecekti.
Ajans Kafkas milletin gözündeki perdeleri kaldırdı da herkes bölgedeki aktörler ve senaryolardan haberdar oldu.
Buna rağmen senin gibi misyonerler de bize saldırıyormuş?
Vız gelir.
Doğru bildiğimiz yoldan ayrılacağımızı sanma.
...
Uzun sözün özü, biz tarafsızız bay Seuhman.
Ama siz tahsilini gördüğünüz mesleğiniz hakkında bile "tın tın" olduğunuz için hiç birşey anlamadan oturduğunuz yerden Arnavut piştovu gibi yivsiz setsiz sallamayı iş sanıyorsunuz.
"Bizim tarafsızlığımızın "doğrudan" ve "haklıdan" yana olmasını "siz hiç bir zaman anlayamazsınız.
"Doğru-yanlış",
"zalim-mazlum",
"haklı-haksız" ayırdını yapmak hususunda bir kuyumcu kadar hassasız ve ilke sahibiyiz.
Yem borusunu kim öttürüyorsa hemen onun yanında konumlanmayacak kadar da onurlu ve bilinçliyiz.
Veya bir başka deyişle, sizin gibi kimin atına binersek onun kılıcını sallamayız biz bay Seuhman.
.....
"AJANS KAFKAS'I KİM FİNANSE EDİYOR?"
Kuban efendi altından kalkıp kalkamayacağını düşünmeden boyundan büyük laflar etmeye bayılıyor.
Sonra da altında ezilmeye(mazohist mi ).
Şu iki alıntı Seuhman'ın kaleminden çıkma:
"(...) Kimler tarafından kurulduğu ve finanse edildiği bilinen bu ajansın...(...)"
"(...) Peki Ajans Kafkas neden; Bagapsh'ın Rusya ile ilgili söylediğini manşete çekmiyorda, satır aralarına itiyor? Çünkü ona finans sağlayan güçler öyle istiyor.(...)"
Kısa aklıyla, okuyanlara bir takım karanlık odaklarla irtibatlıymışız iması vermeye çalışıyor bay Seuhman.
Yalnız şu var, insanlar bir konuda bir iddiada bulunuyorlarsa, bizim bulunduğumuz çevrede kendisi derhal açıklamaya ve ispata çağrılır. Ben de Seuhman'ı aynı şekilde ispata çağırıyorum: Bay Seuhman; Ajans Kafkas'ın, ima ettiğin gibi karanlık bir finans odağı ile irtibatı var da, sen de bu sütunlarda bunu açıklamaz ve ardından da ispat etmezsen dünyanın en alçak, en şerefsiz, en haysiyetsiz adamısın. Hodri meydan. Sözünün arkasında dur ve iddialarını ispatla.
Bir kez de de anlayacağın(!) dilden yazayım da hem oluşturduğun literatüre de bir katkım olsun: "Çerkes, sıkıştırılınca ortalıktan tüymeyip, iddiasını ispat eden adamdır" (Erol).
***
ŞU KANIRTMAK VE KULLANILAN DİL MESELESİ....
Bagapş'ın statükocuların bütün oyunlarına rağmen seçimi aldığını belirtirken "kanırtarak" tabirini kullanmamız Kuban efendiye garip gelmiş. Steril ortamlarda büyütülmüş salon çocuğu edalarıyla "Bu denli seviyesiz, bu denli kışkırtıcı, bu denli ucuz haber mi olur? Terbiye sınırı bu denli mi zorlanır?" kabilinden laflar ederek olmayan manaların var olduğu imasıyla yaylım ateşi açıyor Ajans Kafkas'a. Ve tabii hepsi karavana...
"Kanırtmak" senin lügatinde ne manaya geliyor bilemem ama, bizim lügatimizde ve buradaki kullanım şekliyle "zorlamak" manasına geliyor Kuban efendi. Ve basında, duruma uygun tanımlamalarda, taşıdığı dinamizm nedeniyle sık müracaat edilen bir sözcüktür bu "kanırtmak". Ama sen okumayan bir adam olduğun için, bu tür kelimeleri sadece sokaktan duyduğun için bütün bunlardan bihabersin tabii.
Abhazya'da iktidar kanadının şu seçim döneminde yaptığı pislikleri herkes gördü ve hala da görüyor. Nitekim en son önceki gün Hacimba Başsavcıya silah çekerek kendisini ölümle tehdit etti. İktidarı elinde tutan, seçim sonuçları belli olduktan 13 gün sonra bile hala iktidarı teslim etmemek için direnen bu çeteye karşı kazanılmış zafer, "kanırtarak" kazanılmış bir zafer değil de başka nedir bay Seuhman? Ama sen bu nüansları bilmeyecek kadar mesleğinin alt seviyelerinde biri olduğun için bu söylediklerimin sana hiç birşey ifade edeceğini de sanmıyorum tabii.
Biz hangi mecrada, hangi üslubu kullanacağımızı gayet iyi biliriz bay Seuhman, bu konuda senin aklına ise hiç ihtiyacımız yok.
Tıpkı bu mecrada sana karşı bu üslubu bilinçli olarak kullandığımı bildiğim gibi.
***
Ayrıca, "Bagapş'a aba altından sopa gösterdiğimiz" iddiası da Kuban efendinin yine algılama düzeyindeki yetersizliğin bir ürünü. Hiç te sopa göstermeyip, sadece iktidarda işinin ne kadar zor olduğunu belirtmeye çalıştık. O notumuz da Bagapş'a değil, okuyucularadır. Biz sadece olayı yorumlayabilmeleri için bir gelecek perspektifi aralamak istedik. Hepsi bu.
İşin aslının ne olduğunu merak edenler, Ajans Kafkas'taki röportajı okuyarak ne dediğimizi bizzat görebilirler.
***
Bay Seuhman,
Bu yazımı okuduktan sonra üslubumu bahane ederek bir sürü bıdı bıdı yapmak yolunu seçmeden, sorduğum ve cevap beklediğim hususlara açıkça yanıt vermeni bekliyorum.
Yazmazsan veya daha önce yazdıklarını izah edip ispat etmezsen, ahlaksız ve şerefsiz bir adam olduğunu cümle aleme teyiden ilan etmiş olacaksın.
Uykusuz geçecek gecelerinde iyi düşünmeni ve adam gibi bir cevap yazmanı öneririm.
***
Son notum bu maili buraya kadar okuyanlara ve grup yöneticilerine:
Bu adamın yazdıklarına karşı bu üslupta bir cevap yazmak mecburiyetti. Yine de Kuban hariç, rahatsızlık duyan herkesten özür dilerim.
Grup üyelerine saygılar.
Erol Karayel
----- Original Message -----
From: "Mehmet ELBRUZ"
To:
Sent: Wednesday, October 13, 2004 1:51 PM
Subject: [NartKultur] AJANS KAFKAS HAKKINDA CIRCASSIAN CANADA'DAN DEĞERLENDİRME
>
> AJANS KAFKAS NEREYE KOŞUYOR?
>
> Habercilikte temel bir kural vardır: Tarafsızlık.
>
> Ne olursa olsun okuyucularınıza haberi olduğu gibi geçmelisiniz. Eğer bunu
> yapamıyorsanız haberlerinizin başına yorum sözcüğün eklemelisiniz. Elbette
> okuyucularınıza saygınız varsa.
>
> Ajans Kafkas isimli kuruluş, yapı itibariyle bugüne kadar hep taraflı
> haberler yapan bir politika izlemiştir ve insanları yanıltmıştır. Yanıltmaya
> da devam etmektedir. Kimler tarafından kurulduğu ve finanse edildiği bilinen
> bu ajansın insanlarımızı böylesine kandırması ve yönlendirmesini üzüntüyle
> izliyoruz.
>
> Son örnek Abhazya seçimleriyle ilgili yayınladığı 'haber'.
>
> Manşete çektiği cümle şu: ''Abhazya artık çeteler tarafından değil,
> demokrasiyle yönetilecek''.
>
> Bunu kim söylüyor? Cumhurbaşkanı adaylarından Sergey Bagapsh.
>
> Pekiyi Bagapsh başka ne diyor? ''Rusya ile ilişkilerimizin tarihi bir
> derinliği var. Bunu göz ardı edemeyiz. Bu ilişkiler bundan sonra da gerek
> ekonomi, gerekse de diğer alanlarda gelişmeye devam edecektir.''
>
> Peki Ajans Kafkas neden; Bagapsh'ın Rusya ile ilgili söylediğini manşete
> çekmiyorda, satır aralarına itiyor? Çünkü ona finans sağlayan güçler öyle
> istiyor.
>
> İşte bu kadar.
>
> İşin daha da kötüsü bu ajans, öyle bir haber dili kullanıyor ki, ucuz bulvar
> gazetelerine rahmet okutuyor. Örnek mi istersiniz? Buyrun: Sergey Bagapş 3
> Ekim'de yapılan Abhazya Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tarihe geçecek bir
> galibiyet elde etti; hem de dış güçlerle işbirliği yapan bütün statükoculara
> rağmen. Hatta daha net bir tabirle adeta "kanırtarak".
>
> Kimi kanırtıyor? Seçime giren diğer Abhazları.
>
> Bu denli seviyesiz, bu denli kışkırtıcı, bu denli ucuz haber mi olur?
>
> Terbiye sınırı bu denli mi zorlanır?
>
> Allah bu anlayışta olanları Abhazya'dan ve Kuzey Kafkasya'dan uzak tutsun.
> Çünkü nereye girdilerse ne huzur bıraktılar, ne saygı, ne birlik.
>
> Kendi gibidüşünmeyene her türlü hakareti umarsızca yapan ve bu metni haber
> diye insanlarımıza postalayanlar bilsinler ki, haber böyle yapılmaz. Eğer
> tüm Abhazya'yı düşünüyosanız, o zaman iki tarafında görüşlerini habere
> yansıtırsınız. Ondan sonra bırakın insanlar kendileri karar versin.
>
> Ajans Kafkas, Kuzey Kafkasya'dan yorum haberlere bir an önce son vermelidir.
> Oradaki her grubun, her halkın, her inancın, her partinin görüşlerini
> ''yorum yapmadan'' insanlarımıza sunmalıdır.
>
> ''Bagapsh'ın selefleri Rusya kuyrukçuluğu basitiğine düştü'' suçlamasını
> yaparken, kendisi kimin kuyrukçuluğunu yapıyor, bunu insanlarımıza
> açıklasın.
>
> Bir de işin komik yanı var. Ajans kendini nasıl bir yerde görüyorsa;
> Bagapsh'a da aba altından sopa gösteriyor. Bu da habercilikte yeni bir
> teknik galiba.
>
> Nasıl mı ? Bir paragraf sunalım size: Bugün için görünen o ki, Bagapş Abhazya
> için doğru bir seçim. "Bugün için" diyoruz, çünkü bunun teyidini Bagapş'ın
> diplomatik yeteneklerini de test ettiğimizde görebileceğiz.''
>
> Yani bu satırların açıklaması şu: Bagash bugün için böylesin ama değişirsen
> eğer; senin hakkında flash... flash... flash... 'haberlere' başlarız.
> Ayağını denk al.
>
> Ajans Kafkas habercilik yapmalıdır. Onun bunun tetikçiliğini değil. Bizim
> insanlarımız doğruyu eğriyi ayırt edebilecek yeterliktedir. Bagapsh eğer
> bazı iddialarda bulunuyorsa, habercinin görevi itham edilenede mikrofonu
> uzatmaktır.
>
> Bu denli basit habercilik ahlakını da mı bilmiyorlar?
>
>
> SonSöz
> Çerkes, haklıya da haksıza da söz hakkı veren ahlaka sahip olandır. (Kuban)
Etiketler:
k paul seuhman nereye koşuyor_